Sentence examples of "Doğruyu" in Turkish

<>
Gözlerimin içine bak ve bana doğruyu söyle... Смотри мне в глаза и отвечай правду...
Doğruyu söylemek gerekirse Carlos seni biraz kıskanıyor. Честно говоря, Карлос немного опасается вас.
Sayın Hakim, mahkemenin bütün amacı doğruyu bulmaktır. Ваша Честь! Цель правосудия - отыскать истину.
Amiral Nechayev bu cevaptan hiç hoşlanmayacak ama en azından doğruyu yansıtıyor. Адмирал Нечаева будет недовольна ответом, но это хотя бы правда.
ETF ile araya girmek zorunda kalıyorum ama sen bana doğruyu söylemiyorsun. Я должен ходатайствовать ETF, но вы не рассказываете мне правды.
Bazen yalan söylemek doğruyu söylemekten daha iyidir. Иногда лучше говорить ложь, чем правду.
Doğruyu söylemek gerekirse sorumluluğu olmayan bir yaşam boş geliyor. Честно говоря жизнь без чувства ответственности показалась немного пустой.
Seni doğruyu söyleyesin diye etki altına aldım zaten bilinenleri değil. Я внушил тебе говорить правду, а не констатировать факты.
Doğruyu söylemem gerekirse daha önce onun iyi bir yazar olduğunu düşünmüyordum. Честно, всегда думал, что писатель из него не очень.
ve aynı zamanda.... doğruyu söylemenin.... seni özgür kılacağını da. И также я знаю, что освободиться можно только рассказав правду.
Doğruyu söylemek gerekirse, senin eksikliğin en küçük hayal kırıklığım. Честно говоря, твоё отсутствие было меньшим из моих разочарований.
Bana doğruyu söyle; saldırıyla herhangi bir bağlantın var mı? Скажи мне правду ты что-нибудь предпринимал к атаке на замок?
Demek ki daha önce hayatınızda hiçbir suç yüzünden tutuklanmadığınızı söylediğinizde doğruyu mu söylüyordunuz? То есть сказав ранее, что вас никогда не арестовывали вы сказали правду?
Bahse girerim ki o doğruyu söylemiyor. Готов поспорить, что он не говорит правду.
Ben kızlara her zaman doğruyu söylerim. Я все время говорю девчонкам правду.
Sence Freeman'ın sevgilisi doğruyu mu söylüyor? Umarım. Ты думаешь, что подружка Фримана говорит правду?
Bana doğruyu söyleme fırsatı mı istiyorsun? Хочешь получить шанс сказать мне правду?
İnsanlar genelde bana doğruyu söylemeyi isterler. Обычно люди хотят рассказать мне правду.
Yazılı ifadende Mart'ta yaşanan olaylarla ilgili sorulara cevap verirken doğruyu mu söyledin? В письменных показаниях касательно событий и вопросов -го марта вы сообщили правду?
Doğruyu söylesen iyi olur yoksa seni astırırım, ve öldüğüne de gayet memnun olurum. И говорите правду, иначе вас повесят, и я буду радоваться ваше смерти.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.