Sentence examples of "Haftada" in Turkish

<>
Gerçekten haftada bir gün için kadeh kaldırmak mı istiyorsun? Ты правда хочешь выпить за одну ночь в неделю?
Şimdiden birlikte yaşayarak geçen iki haftada cennette sorunlar mı oluştu? Уже проблемы в раю, после двух недель совместной жизни?
Evet ayrıca bir haftada kaç tane mango yenebilir ki. И плюс, сколько манго можно съесть за неделю?
Ama neredeyse sekiz sayfa ve üç haftada bir yenisini yolluyorlar. Но оно на страниц и они шлют новое каждые недели!
Son iki dakikada, bir haftada benimle kurduğundan daha fazla anlamlı göz teması kurdun onunla. За последние две минуты ты смотрел на него больше, чем на меня за неделю.
Chloe'yi salıları, cumaları ve iki haftada bir hafta sonraları alıyor. Он берёт Хлою в четверг, пятницу и каждые вторые выходные.
Haftada bir gece birinin evinde Mets maçını izlemek için toplaşırlar. Раз в неделю они собираются у кого-нибудь дома посмотреть матч.
Bu sırada bu puşt da iki haftada yedi kişiyi öldürdü. Тем временем, этот ублюдок уже убил человек за недели.
Birkaç haftada bir süngerle yıkanır ve yaz gelince Fransız peyniri gibi kokar. Только обтирается раз в пару недель. Летом она пахнет как зеленый сыр.
Peki, kendisine bir haftada kaç belirti verebiliriz? Ладно, сколько симптомов может случиться в неделю?
Geçtiğimiz birkaç haftada, bu kampanyayı tıkır tıkır çalışan bir makinaya çevirdik. За последние несколько недель мы превратили эту кампанию в хорошо отлаженную машину.
Sonra buraya geldim ve bom, bir haftada bitirdim. А приехал сюда и бум! Закончил за неделю.
Viola son birkaç haftada sana bir şey söylemedi mi? Вам Виола ничего не говорила в последние две недели?
Şu son iki yılda haftada en az üç kez gelinin içine girdim. Я потратил два года ублажая невесту, как минимум трижды в неделю.
Her iki haftada bir şehrin öbür ucuna gitmekten yoruldum. Я устал ездить через весь город каждые две недели.
Bay Kitteridge haftada bir çimenleri biçmeye gelir ve benim de kuruyan çiçekleri toplamak için uğramam gerekiyor. Мистер Киттеридж будет заезжать раз в неделю постричь лужайку, а я загляну срезать увядшие розы.
Yürüttüğüm bir grup var. Haftada bir kaç kez. Я веду одну группу пару раз в неделю.
Salem gırtlağına kadar mülteci dolu. Sanki son birkaç haftada savaş, apansızın kızımış gibi. Наш Салем по горло в беженцах, а война за несколько недель лишь накалилась.
Bir haftada, senin bir ayda kapattığından daha çok dosya kapatıyor. Он за неделю закрыл больше дел, чем ты за месяц.
Sahiplerle yaptığımız anlaşmadan bu yana geçen iki haftada Harpiya'nın Oğulları kaç cinayet işledi? За две недели после договора с Господами, сколько убийств совершили Сыны Гарпии?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.