Sentence examples of "Okula" in Turkish with translation "в школу"

<>
Erken kalk, yoksa okula geç kalacaksın. Встань рано, а то опоздаешь в школу.
Yani, mesela bu sabah, yaşındaki oğlumun hoşçakal demeden okula gitmesi gibi. Короче, этим утром мой девятилетний сын ушел в школу даже не попрощавшись.
Ve bir gün sen de gerçekten büyüdüğünde bu okula gidebilirsin. Однажды и ты пойдешь в школу, когда совсем вырастешь.
Ve sen okula geri mi döndün? И вы уже вернулись в школу?
Çocuklar bir şeyler öğrenmek için okula giderler. Дети ходят в школу, чтобы учиться.
Altıda kalktım, sabah kahvaltısı yedim ve sonra okula gittim. Я встал в шесть, позавтракал, а затем пошёл в школу.
Çocuğunu okula götürmek isteyen bir adam başka bir adamın kaldırımda ölümüne kan kaybettiğini görüyor. Человек, провожавший детей в школу, увидел мужчину, истекающего кровью на тротуаре.
Harika çocuk onu biraz daha tanımak istiyor, okula geri dönmeye karar veriyor. Наш чудо-мальчик захотел узнать больше об этом, поэтому решил вернуться в школу.
Bekle. Bay Branson okula termosla çorbasını getiren bir adam. Да мистер Брэнсон в школу суп в термосе приносит.
Anne seni okula yollamaya karar verdi. Матушка решила отдать тебя в школу.
O okula gidecek ve bu son sözüm. Она идет в школу и это окончательно.
Fakat ben ondan utanıyordum ve okula gelmesine dahi izin vermezdim. А я стыдилась ее и даже не пустила в школу.
Babam evde çalışır ve ben de okula giderim. Папа работает дома. А я хожу в школу.
Peter, Senden Chris ve Meg'i okula götürmeni istiyorum. Питер, нужно отвезти Криса и Мэг в школу.
O yüzden tüm günümüzü buna ayırıp Lily'yi okula bıraktık ve ilk iş olarak oy verdik. Так мы освободили весь день, забросили Лили в школу, и первым делом проголосовали.
Teşhisten sonra White okula geri dönemeyecek kadar hastaydı ancak 1985 başlarında kendisini daha iyi hissetmeye başladı. После диагностирования Райан был слишком болен, чтобы возвращаться в школу, но в начале 1985 года начал чувствовать себя лучше.
İlk gününü kaçırmak istemezdim ama Lily'yi okula sen götürsen olur mu? Bugün mü, Cam? Не хочу пропускать ее первый день, но ты не мог бы отвезти Лили в школу?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.