Sentence examples of "Park alanından" in Turkish

<>
Cinayetlerin bağnazlık ile harekete geçmediği, bir park çekişmesinin gereksizliği halihazırda delil gösteriliyor. Бессмыслица спора за место на парковке уже используется в качестве доказательства того, что убийства не были мотивированы нетерпимостью.
Öncelikle onun görüş alanından çıkmamız gerekiyor. Нам нужно выйти из поля зрения.
Fakat eğer bir Müslüman park çekişmesi üzerine üç kişiyi vursaydı, tartışmanın gereksizliği, katilin vahşiliği olarak gösterilirdi. Но если бы мусульманин застрелил трех человек за парковочное место, то бессмыслица спора приводилась бы в качестве доказательства его жестокости
Ordu teknolojisi bizi her zaman savaş alanından uzaklaştırmıştır. Военные технологии продвигают нас всегда дальше поля боя.
Kızıl pandaların üreme dönemlerinin Temmuz ortalarında başlaması dolayısıyla, ulusal park ziyaretçilere kapatıldı ve hatta yerel halkın odun toplaması da iki aylığına yasaklandı. С началом сезона размножения красных панд в середине июня национальный парк был закрыт для посетителей, и даже сбор дров для местных жителей был запрещен на два месяца.
Güç alanından uzak dur. Отойди от силового поля.
Şey, Mona-Lisa ve sen gittikten sonra bulduğu o kız park yerinde yumruk yumruğa kavgaya tutuştular. Мона-Лиза и какая-та девушка, которую она нашла, когда ты ушла, подрались на парковке.
Sıkı durun, tüm mermilerin atası cinayet alanından geldi. Прародитель всех пуль явился к нам с места преступления.
Sanık Park Bo Hyun. Подсудимый Пак Бо Хен.
Bir şekilde, onları bu evin para-manyetik alanından kovmanın bir yolunu bulmalıyız. Каким-то образом нам нужно попытаться вытеснить их из парамагнитной ямы этого места.
Onu çalmış. Bir yere park etmiş. Bulunduğu yere bomba düşecekmiş. Он его украл, припарковал там, где упадёт бомба.
Hava alanından direk buraya geldik. Мы приехали прямо из аэропорта.
Park alanında at gezisi yapmak için otantik bir aygır kiraladım. Я арендовал настоящего жеребца, мы устроим аттракцион на парковке.
Onur kırmadan önce bu savaş alanından in Halkın bir kez daha. Убирайся с поля боя, пока снова не опозорила свой народ.
Palyaço Krusty Kanal'nın otoparkında iki park yerini işgal etmesi sebebiyle belki de en iyi şekilde hatırlanacak. Клоун Красти, больше известный как человек который занимал два парковочных места на стоянке Шестого канала.
Cinayet alanından oldukça uzakta. Далековато от места преступления.
Yani kolayca arabasını park edip Danni'nin dairesine yürüyüp onu öldürebilir ve otele geri dönüp geceyi orada harcayabilir. Он легко мог припарковаться, дойти до квартиры Денни, убить ее, и вернуться в отель.
Savaş alanından doğruca buraya geldim. Я прямиком с поля боя.
Bir golf sahasına girdik ve park ettik. Поехали на поле для гольфа и припарковались.
Enterprise, bulut kesinlikle bir tür güç alanından oluşuyor. Энтерпрайз, это облако - определенно некое силовое поле.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.