Exemples d'utilisation de "aynı" en turc

<>
Aynı izleri elektrik santralinin dışında da görmüştüm. Я видел такие же следы около электростанции.
Aynı yıl gazeteciliğe başlayarak "Canada Now" gazetesinde serbest haberler üreten muhabir olarak çalışmıştır. В том же году начал работать журналистом-фрилансером для "Canada Now".
Ve cevabı aynı, tam olarak değil. И ответ тот же - не совсем.
Eminim Harper da aynı şeyi yapacaktır. Уверен, Харпер сделает тоже самое.
Tamamen beklenmedik, ama aynı zamanda kaçınılmaz bir yer. Совершенно неожиданно, и в то же время неизбежно.
Yura Şu anda aynı grup üyesi minah yanında, Dongduk Kadın Üniversitesi katılıyor. Юра также поступила в Дондагский Женский Университет вместе с Мина.
İçinizden bazı burnu büyük, ikiyüzlüler onunla aynı kilisede nasıl oturuyorsunuz anlamıyorum. И вы, самодовольные лицемеры, сидите с ним в одной церкви.
Kaba çantalar içinde milyonlarca banknot taşımaktansa--- Aynı değere sahip tek bir sanat eserinin ticareti daha kolay. Чем мучаться с мешками, полными банкнот, проще расплатиться произведением искусства по той же цене.
Ve tabi ki dövmelerin-- hepsi mükemmel şekilde gangster işi, ve tamamı nerdeyse aynı zamanda yapılmış. И ещё ваши татуировки. Все из себя такие бандитские, но все сделаны в одно время.
Evrenimiz, diğerleriyle aynı fiziksel alanda bir arada var olur. Наша Вселенная сосуществует со множеством других в одном физическом пространстве.
Saniyeler önce Ted, Rega'a aynı şeyi söylüyor. Секундой ранее Тед говорит Реган то же самое.
Şu vantilatör, aynı bizimkine benziyor ve şu kuş kafesi, ve... Этот веер такой же, как наш и птичья клетка, и...
Aynı anda hepinizin beni ziyarete gelmesi gerçekten de çok güzeldi. Как здорово, что вы все вместе пришли меня навестить.
Er yada geç, ikimizin de aynı olduğunu anlayacaksın. Рано или поздно ты поймёшь, что мы одинаковые.
Evlenme teklif edeceğimi mi düşündün? Bu bir ültimatom değil. Aynı şeyleri mi düşünüyoruz bilmek istiyorum. Это не ультиматум, просто мне надо знать, что мы хотим одного и того же.
Bu adamı benimle aynı odaya koyarak işleri içinden çıkılmaz hale getirdiğini biliyorsun sanırım? - Dr. Mantlo. Вы понимаете, что только глубже себя закапываете, помещая этого человека в одну комнату со мной!
Korkunç bir şey olduğu konusunda Dorothy benimle aynı fikirde. Дороти со мной согласна, это самый ужасный случай.
O bizim sahibimiz, aynı Liv'e sahip olduğu gibi. Он владеет нами, так же как владеет Лив.
Bu ritüel aynı zamanda Depo'nun size bir armağanı. Нет. Этот ритуал - тоже дар Хранилища нам.
Geçen yıl, Irie-kun ile aynı sınıfta olmak için çok çabaladım. Каждый год, я старалась попасть в один класс с Ирие.
Les exemples sont fournis uniquement à des fins linguistiques, c'est-à-dire pour étudier l'utilisation de mots dans une langue et leurs traductions dans une autre. Ils sont extraits automatiquement des sources ouvertes en utilisant des algorithmes de recherche de données bilingues. Si vous trouvez une erreur d'orthographe, de ponctuation ou autre soit dans l'original ou dans la traduction, utilisez l'option "Signaler un problème" ou écrivez-nous.

Dans cette section, vous pouvez voir comment les mots et les expressions sont utilisés dans différents contextes à l'aide d'exemples de traductions faites par des professionnels. La section Contextes vous aidera à apprendre l'anglais, l'allemand, l'espagnol et d'autres langues. Vous trouverez ici des exemples de verbes à particule et d'expressions idiomatiques dans des textes dont le style et le thème varient. Les exemples peuvent être triés par traductions et domaines thématiques.

Apprenez des langues étrangères, découvrez les traductions de millions de mots et d'expressions avec des exemples réels de leur utilisation grâce à notre technologie de recherche bilingue !