Sentence examples of "başka" in Turkish with translation "больше"

<>
Ama eğer birlikte barışa doğru ilerlersek o zaman sevdiğiniz başka kimsenin sizden çalınmadığını görebiliriz. Но если мы придем к миру, никто из ваших любимых больше не погибнет.
Başka kimsenin ne kadar şanslı olduğumuzu bilmesine gerek yok. Никому больше не нужно знать, как нам повезло.
Efendim, ben yapmasam, bunu yapabilecek başka hiç kimse yoktu. Сэр, больше никого не было. Написать его мог лишь я...
Bunu başka kimsenin bilmemesi gerekiyor, anladın mı? Никто больше об этом не должен знать. Понятно?
"Niye geldin?" haricinde diyecek başka bir şeyin yok mu? А тебе больше нечего сказать, кроме "Почему ты приехала"?
Tıpkı sürekli değişen, koca bir bulanıklığa benziyor bundan başka bir şey değil, haksız mıyım? Он похож на какое-то переливающееся расплывчатое пятно и ни на что больше, не правда ли?
Burada bunun dışında başka birşey olmuyor, Michael. Anlıyor musun? Больше тут ничего нет, Майкл, ты это понимаешь?
Kaza gecesiyle ilgili başka bir şey söyledi mi? Она больше ничего не говорила о вечере аварии?
Bunlar da yetmiyorsa, Şerif o zaman, başka bir şey yok. Если этого недостаточно, шериф, то больше у меня ничего нет.
Zarfta saatten başka bir şey yoktu, değil mi? В конверте больше ничего не было, только часы?
Ama başka kimsenin ölmesine gerek yok. Но никто больше не должен умереть.
Başka tanığımız yok, sayın yargıç. Больше свидетелей нет, Ваша Честь.
İstasyonda başka hiçbir yer müsait değil. На станции больше ничего не подходит.
Kazara başka biri de buraya yuvarlanmasın diye. Чтобы сюда больше никто случайно не угодил.
Yani başka senin varlığından haberi olan kimse yok. И никто больше не знает про твое существование.
Bu dürtünün başka bir açıklaması olamaz. Ничем больше нельзя объяснить это побуждение.
Petra çok güzel ama Ürdün hakkında söylenecek başka şey yok. Петра просто изумителен, но больше об Иордании сказать нечего...
Onu durdurdum, başka kimse de zarar görmedi. Я остановил его, больше никто не пострадает.
Başka doktor ve laboratuar yok. Никаких больше врачей и лабораторий.
Yani, kilisede başka hasta olan kimse yok ki. В смысле, никто больше из церкви не заболел.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.