Sentence examples of "batmak üzere" in Turkish

<>
Ha haa. Güneş batmak üzere. Да, солнце скоро садится.
Güneş batmak üzere ve binlerce kişi ölecek. Солнце вот-вот зайдёт, и тысячи умрут.
Yani bu ada batmak üzere. Остров скоро уйдет под воду.
Elsa, Çok üzgünüm ama güneş neredeyse batmak üzere. Эльза, мне очень жаль, но уже темнеет.
Kamuoyunun da gözlemlediği üzere dünya Internet özgürlükleri konusunda çok önemli bir yol ayrımında. Как многие уже заметили, сейчас в мире настал решающий момент в ситуации со свободой в Интернете.
Bu bar batmak üzereydi, benim içkim kurtardı onu. Твой бар тонул, а мой напиток его спас.
Gazzeliler sadece üç gündür savaş içindelerdi ve'i çocuk olmak üzere kayıp vermişlerdi, ölümler gün içerisinde 00 Filistinli kadar olacaktı. Всего дня войны в Газе унесли жизни более человек, из которых были дети, а за день продолжительного кровопролития с палестинской стороны погибло порядка человек.
El Hefe Deborah'yı kızartmak üzere. Наш дуче собирается поджарить Дебору.
Yeşil Yaban Arısı seni öldürmek üzere. Ты вот-вот будешь убит Зелёным Шершнем.
Çok kötü bir karar vermek üzere olan çok akıllı birisin. Вы умный человек, который сейчас примет очень плохое решение.
Oksijeni bitmek üzere. -A. У нее вот-вот закончится воздух.
Bunu gören biri şehirden kaçmak üzere olduğunu sanabilir. Можно решить, что вы собирались покинуть город.
Beni bu halimle görmek üzere olmandan nefret ediyorum. Ama artık seninle kavga edecek gücüm kalmadı, Ray. Невыносимо, что вы видите меня таким, но у меня больше нет сил бороться, Рэй.
Bu kaçık, Sovyet topraklarına saldırmak üzere. Этот безумец собирается вторгнуться на советскую территорию.
Saber konuşmasına başlamak üzere. Сейбр скоро начнет речь.
Patlamak üzere olan sıcak bir balon gibiyim. Я как аэростат, который сейчас взорвется.
Kaptan pilot arkadaşlık için inişimizi anons etmek üzere. Капитан скоро объявит снижение в дружеское воздушное пространство.
Dostum, rüyalarımız gerçek olmak üzere. Приятель, наши мечты скоро сбудутся.
Joe çıkmaz sokağa girmek üzere ve diğer ikisi de zaten... Ну дай, Джо наверняка уже на пути в тупик.
Modern çağdaki peri masalım başlamak üzere. Моя цифровая волшебная сказка вот-вот начнётся.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.