Sentence examples of "bir hukuk" in Turkish

<>
Sadece ikimiz varız burada, ne bileyim sanki küçük bir hukuk mahkemesi gibi görünüyor. Только, нас здесь двое, это похоже маловато для законного суда, знаете?
Başka bir hukuk şirketine sızarak mı? Ворвавшись в офис другой юридической фирмы?
Bir hukuk davası üzerinde çalışıyordum. Я работаю в адвокатской конторе...
Herhangi bir hukuk şirketine gidin. Зайдите в любую юридическую фирму.
Bir hukuk firmasının sembolü. Какой-то логотип юридической фирмы.
Ama büyük bir hukuk savaşı kimsenin durumunu düzeltmezdi. Но судебные войны не улучшили бы ничьё благосостояние.
Aslında, kocanızdan daha iyi bir Hukuk Fakültesine gittiniz değil mi? И вообще, вы были лучше вашего мужа в юридической школе.
Kevin bu hafta bir hukuk - kongresine katılmayı tercih etti. Кевин выбрал это неделю, чтобы поехать на юридическую конференцию.
Pierce, ben üst düzey bir hukuk bürosunda avukattım. Пирс, я был адвокатом в лучшей юридической фирме.
Biz bir hukuk bürosuyuz, hayır kurumu değil. Мы юридическая фирма, а не благотворительная контора.
Umarım yalancılığın kadar kötü bir hukuk öğrencisi değilsindir. Надеюсь, учишься ты лучше, чем лжешь.
Biz bir hukuk şirketiyiz. Мы - юридическая фирма.
Yeniden gerçek bir hukuk şirketi gibi görünme zamanıdır, Burmese çadır kenti gibi değil. Пора снова выглядеть как юридическая фирма, а не палаточный городок где-то в Бирме.
Bu tip bir hukuk şirketi olduğumuzun farkında değildim. Ben de öyle. Я не думала, что у нас юридическая фирма такого пошиба.
Seattle'ın karanlık kodamanlarının müşterisi olduğu bir hukuk bürosu. Юристы, профессионалы по грязным делам своих клиентов.
Dakka Üniversitesi Yüksek Lisans eğitim alarak bir hukuk diplomasını kazandı. Получил образование на историческом и юридическом факультетах Университета Дакки.
Etiyopyalı Bir Adamın Issız Ölümü Одинокий конец одного из самых публичных людей Эфиопии
Hukuk fakültesine gittin mi? Ты учился на юрфаке?
Internet'i herkesin özgürce bağlanabildiği, iletişim kurabildiği, yazabildiği, okuyabildiği, izleyebildiği, konuşabildiği, öğrenebildiği, yaratabildiği ve yenilikler icat edebildiği açık bir ağ olarak muhafaza edin. Поддержка Интернета как открытой сети, в которой всякий обладает свободой объединяться, общаться, писать, читать, смотреть, говорить, слушать, изучать, создавать и производить что - то новое.
Sonunda hukuk fakültesini bitirebilirsin. Ты наконец-то окончишь юридический.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.