Sentence examples of "bir yer" in Turkish

<>
Bir gün dünyayı daha iyi bir yer yapacağız. Когда-нибудь мы сделаем из мира место получше.
Bırakın yeşil çayırlarda boydan boya güneş parlasın, bu dünya güvenli bir liman olsun Bırakın dünya çocuklar için güvenli bir yer olsun, bu çok mu şey istemek?... Пусть новое солнце осветит эти зелёные пастбища, пусть этот мир станет безопасным приютом Пусть этот мир станет безопасным для детей, неужели я так много прошу?
Kongo'nun bugün bu kadar çetin bir yer olmasını açıklayan kilit noktalardan birisi Koltan. Основной причиной напряженности в Конго сегодня является колтан,% мировых запасов этого полезного ископаемого находится именно здесь.
Dünyayı doğrudan mutlu ve zengin bir yer yapmak yerine alternatif olarak anaerkil düzeni öneren bir dergi. Belki bir şeyleri değiştiren zamandır ve bu kadınlar güce gerçekten sahip kadınlar. Это журнал, который предлагает матриархат в качестве альтернативы, для того, чтобы сделать мир счастливым и процветающим местом, возможно, пора изменить положение вещей таким образом, что именно женщины будут иметь власть.
Eğer alternatif geziler ilginizi çekiyorsa ve birkaç işsiz mimara destek olmak istiyorsanız, En Kötü Turların internet sitesini ziyaret edin ve kendinize bir yer ayırtın! Если вы заинтересованы в альтернативном туризме и хотите поддержать этих безработных архитекторов, зайдите на их сайт и забронируйте их Худший тур!
Kuna mitolojisinde, albinolara özel bir yer veriliyor. В мифологии куна сипус (альбиносы) находились в особом положении.
Umuyorum ki projemi gören herkes bu ülkenin basketbol konusunda ne denli tutku sahibi olduğunu ve yerel kültürde sporun ne kadar derin bir yer aldığını anlayacaktır. Я надеюсь, что каждый, кто увидит мой проект, сможет понять, насколько страна влюблена в баскетбол и насколько глубоко укоренился этот вид спорта в местной культуре.
Orta karar bir yer yapsan meşru yoldan para kazanabilirsin. Если делать что-то сносное, может и получиться. Законно.
Geçen yıl kendilerine yeni bir yer inşa etmişler ve bütçelerini aşmışlar. В прошлом году они построили новое здание. Теперь не могут расплатиться.
Ama birisi gerçekten cinayet işlemek istese, burası ideal bir yer olurdu. Конечно, если кто-то задумает убийство, то это очень подходящее место.
Evet, kayıtlarda olmayan gizi bir yer ama donanmanın. Нигде не числиться. Сугубо секретный, но используемый ВМФ.
Sonra bir yer buldu.. Yönetebileceği bir yer. Потом он нашёл место, где мог править.
Tamamen şahsi kullanımım için, bir yer adresini yazmadığımı kim söylemiş? Кто сказал, что я не записал местоположение для профессионального использования?
Bu gece sana uyuyacak bir yer bulmak zorundayız. Нужно найти место, где ты сможешь переночевать.
Sadece oturup bekleyebileceğim farklı bir yer arıyordum. Я просто искал новое место для ожидания.
Londra'da kalmak için bir yer bulabildi mi? Она нашла, где остановиться в Лондоне?
Üniversitenin süper bir yer olduğunu neden kimse bana anlatmamış ki? Почему никто не говорил, что в колледже так круто?
Sizinle buluşmak için uzak bir yer ayarladılar. Они назначили вам встречу в удаленном пункте.
Herkesin huylandığı bir yer vardır! У всех есть слабое место!
En sonunda bir yer ayarlayabildin öyle mi? Ты наконец подыскал нам жильё, да?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.