Sentence examples of "bu gibi" in Turkish

<>
Yıllar boyunca bölgenin her yanında bu gibi ekonomik koşullar, endişe verici bir ticaretin yükselişine neden oldu: Afrika Boynuzu'ndan Arap Yarımadası'na insan kaçakçılığı. Экономические условия, подобные этим, во всём регионе стали хорошей почвой для незаконной перевозки людей с Африканского рога на Аравийский полуостров.
Bu gibi durumlarda iyi bir gözlemciyimdir. Потому что я такое хорошо подмечаю.
Çinliler bu gibi şeylerde oldukça iyiler. Китайцы очень сильны в таких вещах.
İnsanlar bu gibi hikâyelerle ilgilenmiyor artık. Да людям не интересны такие истории.
Kulağa adamımız bu gibi geliyor. Похоже, это наш клиент.
S.H.I.E.L.D.'ın tarihi bu gibi duvarlardan takip edilebilir. Историю Щ.И.Т.а можно проследить на подобных стенах.
En mantıklı açıklama bu gibi görünüyor. Кажется, это наиболее разумное объяснение.
Bu gibi durumlar için yardımcı koç falan yok mu? А разве не должен помощник тренера заниматься подобными вещами?
Bu gibi şeyleri, öylece saklayamazsın. Нельзя же всё так просто спрятать.
Hayır, bu gibi şeyler için oğlum epey büyük. Нет, он уже слишком стар для таких вещей.
Majesteleri, bu gibi zor zamanlarda yoksullara yardım etmenin hükümdarlığın itibarını arttıracağına inanıyor. Её Величество верит, что помощь беднякам в трудные времена поднимет репутацию короны.
Bu gibi durumlarda nasıl vedalaşılır ki? Как прощаться в таких неловких ситуациях?
Bu ilişkiden kurtulmanın tek yolu bu gibi gözüküyor. Похоже, это единственный выход из этих отношений.
Ve hatta bu gibi bir ilişkisi olanların ilişkilerini araştırdım ve bu konuda uzman bazı kişilerle konuştum. По существу, провёл исследование отношений с такими людьми, поговорил со специалистами в этой области.
Bu gibi yasadışı bir operasyon... Подобная операция является незаконной согласно...
Tıpkı bu sabah dediğin gibi bu gibi şeylere tam da uyan bir profilim var. Ну, как ты сказала сегодня утром, я подходящий тип для подобных вещей.
Bak, Lindsay, bu gibi durumlar Tanrıya en çok ihtiyaç duyduğumuz anlardır. Линдси, бывают ситуации, когда больше всего на свете нам нужен Господь.
Kesin bu gibi durumlar için bir yedek planımız vardır. Конечно, при таких обстоятельствах у нас есть резерв.
Yasa sana bu gibi durumlarda iki ev geçebileceğini söyler fakat asla bir üçüncüsünü değil. В этом случае закон разрешает пройти мимо двух домов, но никак не трех.
Bu gibi şeyler için iyi içgüdülerin var mıdır? У тебя чутье на такие вещи, да?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.