Sentence examples of "buna" in Turkish

<>
Buna resmi bir şekilde son vermek için ne kadar hevesli olduğunu anlayabilirsin. Вы можете понять, как она жаждет официально положить конец этому вопросу.
Buna hiç kimse itiraz etmiyor, Bay Paris. С этим никто не спорит, мистер Пэрис.
Ama bir şirket patronu olarak, her zaman buna bağlı kalamazsın. Но как босс компании, я не всегда могу его соблюдать.
Peki, size ne söyleyeceğim, eğer buna eğilimliyseniz, buna inanmak sizin hakkınız. Ну так вот что я вам скажу. Ваше право думать так, если хотите.
Buna devremülk deniyor ama gerçek şu ki bu mülkte kaldığınız iki hafta boyunca hiçbir şey devrettiğiniz yok. Это же тайм-Шер. Ну, это называется тайм-Шер. Вы представьте, на недели у вас свой дом.
Buna inanmayabilirsin ama, yaşamak için çalışması gereken insanlar da var. Можете не верить, но людям как-то надо зарабатывать на жизнь.
Seni canlı çalarken görmek istiyorum, yani-- şov demiyorsunuz, değil mi buna? Хочу послушать твою игру живьем, это же не шоу называется, нет?
Evet, mermi üzerinde buna dair bir iz de yok. Да, а таких следов здесь нет. - Нет.
Soğuk Savaş dönemi boyunca, KGB buna asla cesaret edememişti. Даже во время Холодной войны КГБ на такое не осмеливались.
Buna benim avukatlık ücretim de dahil. Эта сумма включает и мой гонорар.
Kağıt endüstrisinde buna buna "beyaz balina" dememizin bir sebebi var. По этой причине мы в бумажной индустрии зовем эту штуку белым китом.
"Buna" This Is Acting "() dedim çünkü albümdeki şarkıları başkalarına yazmıştım ve diyebileceğim tek şey buydu. "Я назову его" This Is Acting ", поскольку там песни, написанные мною для других людей, поэтому не думаю, что 'это то, что я бы сказала'.
Sen de buna bir son verdin. И ты решил положить этому конец.
Hayır, dün akşam buna çalışmıştık sorun yok. Нет, мы работали над этим вчера вечером.
Altı haftadır aynı dernekteyiz ve birbirimizle çok az konuştuk buna inanmak ne kadar zor. Не могу поверить, мы уже недель как сестры, а почти не разговаривали.
Buna sebep olabilecek herhangi bir şeyle karşılaştın mı? Вы встречали что-нибудь что могло к этому привести?
Eğer beni seçerseniz, söz veriyorum buna bir çözüm bulmaya çalışacağım. Если вы меня изберете, я обещаю что-нибудь с этим поделать.
Sen bize karaya güvenli geçiş sözü vermiştin ama onlar buna uymadı. Ты обещал нам безопасный проезд, они не последовали этому приказу.
Bu çok talihsiz ve üzücü bir durum. Buna kimsenin itirazı yok. Это весьма печально и горько, никто с этим не спорит.
Bu gece buna bir son vereceğim, ne pahasına olursa olsun. Я собираюсь положить конец этому прямо сейчас, будь что будет.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.