Sentence examples of "de dahil olmak üzere" in Turkish

<>
Ayakkabı ve tişörtler de dahil olmak üzere uygun kıyafetler giymelisiniz. Запрещено находиться на территории парка без верхней одежды и обуви.
Benimki de dahil olmak üzere. В том числе и мою.
Kartal ayaklarıyla buğday ve üzüm de dahil olmak üzere çeşitli tarım ürünleri tutmaktadır. В лапах орла различные продукты земледелия, включая пшеницу и виноград.
Étienne Tshisekedi de dahil olmak üzere partinin çeşitli üyeleri başbakan olarak görev yapmıştır. Различные члены партии, в том числе Чисекеди-старший, также исполняли обязанности премьер-министра.
2011 yılında Suriye ayaklanması başladıktan sonra Ekim 2011'de Suriye Ulusal Konseyi de dahil olmak üzere çeşitli muhalif grupların kuruluşuna katıldı. В марте 2011 года создал организацию "Платформа солидарности с сирийским народом", а в октябре 2011 года стал одним из основателей "Сирийского национального совета".
2010 yılında HP, Palm'ı 1.2 milyar ABD doları karşılığında satın aldığını açıkladı ve HP Touchpad tableti de dahil olmak üzere, Pre markası altında akıllı telefonlar üretmeye devam etti. В 2010 году компания HP объявила о покупке Palm за 1,2 млрд долларов США, после чего продолжила выпускать смартфоны под брендом Pre, представив в будущем еще два поколения устройств, а также планшет HP Touchpad.
Büyük İslam Ansiklopedisi Merkezi, 2016'da bilgi felsefesi ve estetiği de dahil olmak üzere felsefi sistemini, netizmini tekrar yayınladı. В 2016 году Центр большой исламской энциклопедии опубликовал свою философскую систему, нетизм.
Canlı performanslar ve cover'lar. 12 Kasım 2013 tarihinde Lorde, katıldığı "Late Show with David Letterman" programında "Pure Heroine" albümünün tanıtımı için "Team" de dahil olmak üzere birkaç şarkı seslendirdi. 12 ноября 2013 года Лорд исполнила несколько песен из дебютного студийного альбома "Pure Heroine", включая "Team", во время "Позднее шоу с Дэвидом Леттерманом", чтобы продвигать альбом.
Keşfi. "Neopalpa neonata" cinsleri de dahil olmak üzere Neopalpa cinsi, ilk kez Çek böcekbilimci Dalibor Povolný tarafından 1998 yılında tanımlanmıştır. Род "Neopalpa" также включает вид "Neopalpa neonata" (Мексика и США), который впервые был описан в 1998 году чешским энтомологом Далибором Повольным ("Dalibor Povolny", 1924 - 2004).
Microsoft, Windows Live Mail 2012 de dahil olmak üzere Windows Essentials 2012'nin 10 Ocak 2017'de desteğin sonuna geleceğini açıkladı. Поддержка Windows Essentials 2012, включая Windows Live Mail 2012, завершена 10 января 2017 года. Windows Essentials больше не доступно для загрузки с сайта Microsoft.
Flack, New York'taki Cooper Union'dan mezuniyeti ve fahri doktoralık derecesi de dahil olmak üzere çok sayıda akademik dereceye sahiptir. Ayrıca Yale Üniversitesi Güzel Sanatlar bölümünden mezun olmuştur. Одри обладает несколькими учеными степенями, в том числе обычной и почётной докторскими степенями Cooper Union и степенью бакалавра изобразительных искусств Йельского Университета.
22 Ekim 2012'de Microsoft, ortak yazarlık, performans iyileştirmeleri ve dokunmatik destek de dahil olmak üzere yeni özelliklerin açıklandığını duyurdu. 22 октября 2012 года Microsoft обновил Office Web Apps - появилась функция совместного редактирования, улучшилась производительность и появилась поддержка тактильных сенсоров.
Google; 7 Haziran 1999'da Kleiner Perkins Caufield & Byers ve Sequoia Capital gibi büyük yatırım şirketlerinin açtığı krediler de dahil olmak üzere, 25 milyon $'lık bir fon kullanacağını açıkladı. 7 июня 1999 года было объявлено о раунде финансирования в размере 25 млн долл с такими крупными инвесторами, как венчурные компании Kleiner Perkins Caufield & Byers и Sequoia Capital.
Sen de dahil olmak istiyordun. Ты хочешь в этом участвовать.
Bundan bir yıl sonra, hepsininkini yapmaya başladı müdür dahil olmak üzere. Позднее он начал считать налоги всей охране, включая и директора тюрьмы.
Sabahın beşinde ateşli silahlarla üç kişi öldü. DEA ajanı Daniel Zigman da dahil olmak üzere. Трое убитых в перестрелке, около утра, в том числе агент УБН Дэниел Зигман.
Şirket yasal masraflar dahil olmak üzere milyon $ verecek. Фирма платит миллионов за ущерб и оплачивает все гонорары.
Galiba Gideon da dahil olmak üzere bütün sistemi tekrar başlatabilirim. Ama bunun için bütün gemiyi kapatmam gerekecek. Думаю, я могу перезагрузить всю систему, включая Гидеон, но это означает отключение всего корабля.
Bundan, Yarbay da dahil olmak üzere kimseye söz etmemenizi istiyorum. Дайте слово, что не расскажете это никому, даже командору.
Herkesle konuştum, dahil olmak üzere teğmen. Я со всеми поговорил, включая лейтенанта.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.