Sentence examples of "devirmek için uğraşıyor" in Turkish

<>
Hükümeti devirmek için uğraşıyor. Он сторонник свержения правительства.
Marsh rekoru tekrar kırmak için uğraşıyor. Марш пытается побить рекорд ещё раз.
Bu şekilde Jarl Borg'u devirmek için veya Kattegat'ı tekrar alabilmek için hiçbir şansımız yok. А так, у нас нет шансов победить ярла Борга, или вернуть Каттегат.
Avukat bir kaç hesabı tekrar aktif etmek için uğraşıyor. Адвокат работает над тем, чтобы разморозить наши счета.
Mosca'yı devirmek için çok iyi bir neden. Чертовски веская причина, чтобы убрать Моску.
Jenkins iletişim taşlarını çalıştırmak için uğraşıyor. Дженкинс пытается наладить эти камни связи.
Onu devirmek için gerekli olan tüm önlemleri kullanacağız. Мы используем любые средства, чтобы его расколоть.
Seven of Nine sabahtan beri onları düzeltmek için uğraşıyor. Седьмая из Девяти починит и запустит их сегодня утром.
Tamam, tematik benzerlikler bir yana, Hector neden El Oso'yu devirmek için Zane'e ihtiyaç duysun? Ладно, если забыть про схожесть, почему Гектору нужно, чтобы Зейн убрал Эль Осо?
Velayet anlaşmasının işe yaraması için uğraşıyor. Он пытается составить соглашение об опеке.
Meksika'da Maximilian'ı devirmek için mücadeleye katıldım. Я сражался против Максимилиана в Мексике.
Hem Stylianos'un hem de kızı İmparatoriçe Zoe Zaoutzaina'nın ölümünden sonra, 899'da, akrabaları, güç ve nüfuzlarını korumak için Leon'u devirmek için plan yaptı. После смерти Стилиана и его дочери, императрицы Зои, в 899 году, родственники покойных, желая сохранить свою власть, устроили заговор.
Internet'i özgür ve açık tutmak için toplumlara, üreticilere ve devletlere bu prensipleri tanımaları için çağrı yapıyoruz. Для поддержания интернет- пространства свободным и открытым, мы обращаемся к местным сообществам, производствам и странам с просьбой о признании этих принципов.
Doğru yolunu bulmaya uğraşıyor. пытается найти идеальный способ.
Hükümeti devirmek istiyor musunuz? Вы хотите свергнуть правительство?
Kızıl pandalar genellikle izinsiz avlanılmasalar da, misk geyikleri ve diğer vahşi hayvanlar için konulan tuzaklara kurban gidiyorlar. Хотя браконьеры не охотятся на красных панд, они часто попадают в ловушки для кабарги и других диких животных.
Ashleigh bu aralar pek çok şeyle uğraşıyor. У Эшли сейчас очень много важных дел.
İlk yağmur ve şiddetli rüzgar kendini gösterdiğinde insanlar hala ahşap panellerine çekiçle vuruyor, market alışverişlerini yapıyor, Facebook'ta canlı yayın başlatıyor ve hayatlarını tehdit eden gelgite tanık olmak için kendilerini tehlikeye atıyorlardı. Первые ливни и порывы ветра уже достигли островов, и люди продолжали заколачивать свои окна деревянными досками, совершать последние пробежки в супермаркет, вести трансляции в Facebook и рисковать жизнью, чтобы стать свидетелями смертоносного величия огромных волн и прилива.
Dışarıda dünyayı olumlu yönde etkileyecek işlerle uğraşıyor. Он уехал и пытается сделать мир лучше.
Dallas bölgesindeki Etiyopya diaspora üyeleri ve vefatını duyan arkadaşları, Assefa'nın dileklerini gerçekleştirmek için bir bağış sayfası açtı. Чтобы исполнить последнее желание писателя, представители эфиопской диаспоры в Далласе, а также друзья, узнавшие о его кончине, открыли для него страничку gofundme.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.