Sentence examples of "diye düşünmüştüm" in Turkish

<>
Aslında, daha çok evde kalıp, sessiz bir yemek yer ve öpüşürüz diye düşünmüştüm. Вообще-то, я думала, может, мы останемся дома, поужинаем, будем целоваться...
Akçaağaçlı kek yaparım diye düşünmüştüm. Я хотела испечь кленовый пирог.
Yarının işlerini şimdiden başlarım diye düşünmüştüm.. Ki yoğun bir gün olacak. Yani sana eve gidip uyumanı önermeliyim. Хотела подготовиться к завтрашнему дню, который полностью забит, так что предлагаю тебе пойти домой и выспаться.
Biraz takılabiliriz diye düşünmüştüm. Думал, сможем повеселиться.
Bir kızımı mutlu edersem, diğerini üzmüş olmanın etkisi hafifler diye düşünmüştüm. Думаешь, забота об одной дочери может притупить чувство вины Перед другой?
Bir tane daha yaparız diye düşünmüştüm. Я думал, мы сделаем другого.
Daha iyi giyinir diye düşünmüştüm. Мог бы и получше одеться.
Sadece sen yanımda olursan gerçek bir şansım olur diye düşünmüştüm. Просто с тобой у меня был бы хоть какой-то шанс.
Sakin olacağı için yeni savaş teknikleri üzerinde çalışabiliriz diye düşünmüştüm. Она будет спокойной и мы можем потренировать новую технику боя.
Hayır, sadece Stella ile mahremiyetiniz olmalı diye düşünmüştüm. Я думал, вам со Стелой наедине будет лучше.
Botanik bahçesi çalışmalarına devam etmesine bir fırsat oluşturur diye düşünmüştüm. Я думал, оранжерея дала бы ей возможность продолжать исследования.
Burayı istediğim gibi düzenlemek eğlenceli olur diye düşünmüştüm ama dürüst olmak gerekirse nasıl seçeceğimi bile bilmiyorum. Я подумала переделать квартиру по своему вкусу, но поняла, что ничего не могу выбрать.
Ben de tiyatro diye düşünmüştüm. Я бы подумал о театре.
Canlı yayına ilk siz çıkarsınız diye düşünmüştüm. Думал, вы окажетесь в эфире первой.
Gerçek bir patencinin vücudu neye benzer görmek istersin diye düşünmüştüm. Просто хотел показать, на что похоже тело настоящего фигуриста.
Stan'i hamilelik olayına dahil etmek için iyi bir yol diye düşünmüştüm. Думала, что это будет хорошим способом вовлечь Стена в беременность.
Ama ben burada sinyalin gelmesini bekleyip destek çağırırım diye düşünmüştüm. Но я думал. Я жду сигнал, чтобы вызвать подкрепление.
Sadece sorarım diye düşünmüştüm. Я думал просто спросить.
Onun gibi havalı bir kadının.... duygularını incitmemek için iyi bir yol diye düşünmüştüm. Я подумал, что это неплохой способ охладить её порывы и не ранить чувства.
Ben de film falan izleriz diye düşünmüştüm. Я подумал мы можем например посмотреть кино.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.