Sentence examples of "evlilik anlaşması" in Turkish

<>
Babası kısa zaman önce bir evlilik anlaşması için benimle irtibata geçti, ama yüzyüze görüşme konusunda ısrar ettim. Недавно ее отец связался со мной, желая заключить брачный договор, но я настоял на первоначальном знакомстве.
Pek çok yatırımınızda olduğu gibi, bir evlilik anlaşması imzalıyorsunuz. Как при любом крупном инвестировании, вы подписываете брачный контракт.
1612'de Shakespeare, Mountjoy'un kızı Mary'nin evlilik anlaşması hakkında bir dava olan "Bellott v. Mountjoy" un bir tanığı olarak anılıyordu. В 1612 году Шекспир выступал свидетелем по делу "", судебному процессу по свадебному приданому дочери Маунтджоя Мэри.
Kırgızistan'daki gelinlerin %'si yaşından önce evlendirilmekte ve her yıl 00 Kırgız kızı zorla evlilik için kaçırılmakta. Около% невест в Кыргызстане выходят замуж до - лет, и каждый год почти киргизских девочек принуждаются к браку после похищения.
Shirin Jaafari tarafından The World'e sunulan bu makale ve radyo haberi ilk olarak Mayıs'te PRI.org'da çıktı ve bir içerik - paylaşım anlaşması kapsamında burada tekrar yayınlandı. Эта статья и радиорепортаж Ширин Джафари для The World были первоначально опубликованы на сайте PRI.org мая года и повторно публикуются здесь в соответствии с соглашением об обмене контентом.
Anayasanın. maddesinin beşinci fıkrasına göre: "Hiçbir evlilik, iki tarafın gönüllü ve ortak rızası olmadan yapılamaz". Пункт Статьи Конституции гласит: "Ни один брак не может быть заключен без добровольного и обоюдного согласия лиц, вступающих в брак"
Gizlilik anlaşması falan imzalamak zorunda kaldım. Я даже договор о неразглашении подписал.
Sekiz yıllık bir evlilik nasıl böyle biter? Как могут лет брака закончиться таким образом?
Ve şimdi iki yıllık anlaşması var Susan Lucci ile beraber ki o gündüz kuşağının ilk kadın oyuncusudur. А теперь у него контракт на два года вместе с Сьюзан Луччи первой леди на всём телевидении.
Bu "tıkırında olmak" sa, evlilik bana göre değil. Если это "работающий", то брак не для меня.
Bir film anlaşması yaparken kimin okula ihtiyacı var ki? Кому нужна учёба, если есть контракт на съёмки?
İyi bir evlilik olduğu da söylenemezdi. Наш брак нельзя было назвать хорошим.
Bir iş anlaşması yaptım. Я заключил бизнес сделку.
Bu bir evlilik kutlaması. Это ведь празднование свадьбы.
Singer anlaşması gerçek miydi? Сделка Сингера была реальной?
Evlilik mucizesini sihirden daha iyi sembolize edecek bir şey olabilir mi?! В конце концов, что лучше магии может символизировать все чудеса брака?
Wallace ve eşinin evlilik öncesi anlaşması varmış. У Уоллеса с женой было предварительное соглашение.
Nedense evlilik pek adil gelmiyor. Просто брак кажется мне нечестным.
Kusursuz ve hilesiz iş anlaşması, değil mi? Вот скажем, обычная нормальная сделка, да?
Bu sahte bir evlilik, ne kazanmaya çalışacaksın ki? И что ты хочешь получить за этот фиктивный брак?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.