Sentence examples of "götürdü" in Turkish

<>
Ray Mary ve Britney'i götürdü. Рэй забрал Мэри и Бритни.
Bir arkadaşım beni ilk kez oraya götürdü. Ну, меня друг привел туда впервые.
Juliet onu kahve içmeye götürdü. Джульет взяла ее выпить кофе.
Yıllar senden o kadar çok şey mi götürdü Zeddicus? Неужели годы забрали у тебя так много, Зеддикус?
Bizi geri götürdü ve veda için öpmek istedi, ben de... Она отвезла нас домой и хотела поцеловать меня, а я...
Bu yüzden, Gladys'i yukarı götürdü ve küvette boğdu. Поэтому он отвел Глэдис наверх и утопил в ванной.
Bir saat sonra da, senin dairene geldi ve beni tersaneye götürdü. Через час он объявился в твоей квартире и повёз меня на верфь.
Ama ilk randevumuzda, Karl beni Meksika restoranına götürdü. Но на свидании Карл повел меня в мексиканский ресторан.
Felicia onu bir dans dersine götürdü. Фелиция повела ее на урок танцев.
Memur Grayson'ı öldürdü ve Kylie and Miriam'ı götürdü. Он убил Грэйсона и похитил Кайли с Мириам...
Kurbanı kaçırdı, başka bir yere götürdü, ve cesedi apartmanının önüne bırakmak için tüm yolu geri döndü. Он похитил ее, куда-то увез, а затем вернулся, чтоб выбросить тело прямо перед ее домом.
Parasını ödeyecektim ama sonra o öküz beni zorla arka odaya götürdü. - Üstümü aradı. Я собиралась заплатить за это, когда эта жирная корова увела меня в заднюю комнату!
Ta ki Ramón Valenzuela beni aramaya gelene kadar. Ve beni anneme geri götürdü. Пока Рамен Валенсуэла Рука не разыскал меня и не забрал обратно к матери.
Sonra annesi öldü, ve babası onu alıp götürdü. Когда ее мать умерла, отец привел ее сюда.
İkiz erkek kardeşim öldü ve annemi de yanında götürdü. Мой брат близнец умер и забрал с собой маму.
Hatta bir gün Ronnie'nin eski evine çaya içmeye bile götürdü. Однажды даже батя привёл Ронни к нам домой на чай.
Peki Adrian neden NARVIK örneklerinin tamamını götürdü? Итак, почему Адриан забрал весь Нарвик?
Bütün kadro yarım saat kadar önce karakola götürdü onu. Целый отряд забрал его в участок примерно час назад.
Tahtını terk etti, İngiltere'den kaçtı ve İngiliz büyüsünün en değerli kısmını da yanında götürdü. Он оставил трон, исчез из Англии и забрал с собой лучшую часть английской магии.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.