Sentence examples of "girmek için" in Turkish

<>
Dünyadaki diğer yazarlarla etkileşime girmek için bir portal olduğu gibi aynı zamanda haber servisleriyle ve çeşitli yayınlar için de bir arayüz. Это моё окошко для взаимодействия с писателями по всему миру.
Hal böyle olunca, sana göre, saldırgan oyun salonuna girmek için üç çete üyesini kandırdı. И все же наш преступник смог одурачить трех членов "Триады", пробравшись внутрь зала.
Pekâlâ, Alex'in çalışan kartını kullanmak hedefimizin o kontrol odasına girmek için ilk girişimiydi. Значит, использование карточки Алекса было первой попыткой нашего объекта проникнуть в зал управления.
Belanın ilk işaretiyle içeri girmek için hazır bekliyor olacaklar. Они будут готовы к атаке при первых признаках опасности.
İçeri girip ayarları makineye girmek için tek bir şansları var. Это единственный шанс попасть туда и прочесть параметры на турбину.
Reynaud'un tesisine girmek için kullandığımız transfer kapsülleri hala bizde. У нас ведь остались транзитные капсулы с дела Рейно.
İçeri girmek için bekleyen bu kadar müşteriyi en son ne zaman gördün? Когда ты в последний раз видел столько клиентов, жаждущих попасть сюда?
Kapı açıktı. İçeri girmek için başka bir yol mu var? А ты знаешь какой-то другой способ, чтобы внутрь пускать?
Bekle. Girmek için izniniz yok. У вас нет права входить.
Güçlü, çevik Nasa'nın severına girmek için birebir. Сильные, умелые, отлично взламывают компьютерные системы.
Bu programa girmek için hile mi yaptın? ты жульничала, чтобы попасть в программу?
Buraya girmek için çok çalıştım inan bana. Поверь, мне доставило труда попасть сюда.
Etrafımızda tur atıp girmek için yer arıyor. Он кружит вокруг нас, ищет вход.
Doğru kombinasyonu girmek için beş dakikan var ya da mayın patlayacak. У вас минут, чтобы ввести правильную комбинацию или мина взорвется.
İçeri girmek için senin de bir sebebin yok ki. Возвращаться? У тебя тоже нет повода туда идти.
İbneler sokak boyunca kuyrukta bekleyip, içeri girmek için yalvarıyorlardı. Там вокруг квартала вилась очередь педиков, умоляющих их впустить.
Kararın arkasında ruhu Bu bina girmek için, Bu ilahi bir ruh? Дух, который привел нас в этот дом, это высшие силы?
İçeri girmek için birilerini tanıyan birini tanıman lazım. Ты должен знать кого-то, кто знает кого-то.
İlk olarak içeriye girmek için en iyi yol buradaki arka girişten girme yolunu bulmak. Наш единственный шанс попасть внутрь это пробиться к черному ходу торгового центра. Вот здесь.
Hayır, ama içeri girmek için o boruyu kullanacağız. Нет, но мы используем трубу что бы войти.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.