Sentence examples of "gruba bölündü" in Turkish

<>
13 katılımcı, üçer takımdan oluşan üç grup ile dört takımdan oluşan bir gruba bölündü. 13 команд были разделены на четыре группы.
Eleme sistemi. 32 takım 7 gruba bölündü. 32 страны были разбиты на 7 групп.
31 takım 3 ya da 4 takımlı olmak üzere 9 gruba bölündü (beş grup 3 takımlı ve dört grup 4 takımlı). Takımlar ev sahibi ve deplasman halinde oynadılar. Команды 31 страны были разделены на 9 групп по 3 или 4 команды в каждой (пять групп по 3 команды и четыре группы по 4 команды).
9 takım iki gruba bölündü. 9 стран были разбиты на 2 группы.
9 takım her biri 3 takım olan 3 gruba bölündü. 9 стран были разбиты на 3 группы по 3 команды в каждой.
Eleme Sistemi. 10 takım 3 gruba bölündü. 10 страны были разбиты на 3 групп.
Amazonianlar, üç gruba ayrılsın. Амазонки поделятся на три группы.
Gruba katılmak için, bir soyguna ihtiyacın var. Кража - это взнос для вступления в группу.
Az kalsın gruba geri dönecektim. Ama sonra mezun olmamın Lauren için ne kadar önemli olduğunu hatırladım. Я даже хотела в группу вернуться, но вспомнила, как мой выпуск важен для Лорен.
Pekala kaçırılan arkadaşınız herhangi bir gruba üye miydi? Ваш похищенный друг, состоял в какой-нибудь группе?
Gönüllü bir gruba üyeyim. Я из волонтёрской группы.
Onu bu gruba bağlayan birini ya da bir şeyi bulmamız lazım. Нужно найти что-то или кого-то, что свяжет её с группой.
Gruba hafif bir şeyler çaldıralım. Пусть группа играет что-то медленное.
Kendimi gruba tanıtmak istiyorum. Merhaba. Я хотела бы представиться группе.
Direnişçi bir gruba baskın düzenlediniz. Ты уничтожал группу сопротивления людей.
Adamları iki gruba ayır. Разделите людей в команде.
Bu gruba sunabilecek pek bir şeyim yoktu. Ben de cici anneleri gibi bir şey oldum. Мне особенно нечем было помочь этой группе, так что я стала вроде как воспитательницей.
Adam sadece bir gruba liderlik ediyormuş. И Адам вел только одну группу.
Kazara yanlış bir siyasi gruba üye olmuştum da. Я ненароком вступил не в ту политическую партию.
Dışarıdaki gruba kahve ve donat götürebilir misin? Можешь вынести пончики и кофе людям снаружи?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.