Sentence examples of "hatta" in Turkish

<>
Hatta çıkmadan önce kız arkadaşın seni öptü. Ваша подруга даже поцеловала вас перед выходом.
Hatta başka bir kadınla yaşamana bile izin verdim. Я даже позволила тебе жить с другой женщиной.
Claire inanılmaz bir kadındı, hatta arkadaşından bile ilginç bir kadın. Клэр была обворожительна и, возможно, даже интересней своей подруги.
Hatta kişilik testinin sonuçları senin için yararlı olabilir. Вообще-то, результаты личностного теста могут оказаться полезными.
Benim hakkımda fazla konuşmaz. Hatta bütün hayatını beni unutmaya çalışmakla geçirdi. На самом деле, он всю жизнь пытается про меня забыть.
Mark'ın ofisindeki herkes geldi, hatta arkadaşlarını davet ettiler. Пришли все сотрудники Марка, и даже приглашённые гости.
Diğer hatta bölge müdürünüz Robert Gilmour bekliyor. - Tamam. И у меня на другой линии ваш начальник Роберт Гилмор.
Hatta ona tecavüz eden kişi sen çıkarsan inan bir an bile şaşırmam. Вообще, я не удивлюсь, если это именно ты ее изнасиловал.
Hatta Elena Gilbert'ı korumak için bu kasabanın yarısı kendi boğazını keser be. Да еще половина города глотки себе перережут, чтобы защитить Елену Гилберт.
Ruslar, ilk yapay Dünya uydusunu uzaya gönderdiler. Onunla fotoğraflar çekiyor konuşmaları kaydediyor, hatta nükleer bomba taşıyorlar. Русские запустили первый искусственный спутник, который делает фотографии и записывает разговоры, даже может запустить ядерную бомбу.
Hatta polisleri iki kurbanının gömülü olduğu yere de yönlendirdi. Он даже привел полицию к месту захоронения двух жертв.
Hatta bazen bir kısmını da polise veriyor. Иногда он даже платит немного денег полицейскому.
Hatta artık kendi bokumun kokusunu bile alamıyorum. Я даже своё дерьмо не могу унюхать.
Hatta bir kutu şarap daha alabiliriz. Возможно, еще одна коробка вина.
Hatta bir profesörüm var, onda aktaracak epey bilgi birikimi var. Вообще-то, есть один профессор, который может много чему научить.
Hatta Donanma Bakanı ve Uyuşturucu İnfaz Müdürü Ness'in cinayetiyle ilgili olay sonrası raporunuzu istiyor. На самом деле, безопасность и директор наркоконтроля ждут твой отчет об убийстве Несса.
Oyalanmam majesteleri, sadece siz majestelerinin emrettiklerini, hatta daha fazlasını yapacağım. Да, Ваше Величество. Я выполню все ваши приказы и даже больше.
Senin gizemli adam ikinci hatta. - Simon mu? Хелен, это твой таинственный мужчина на второй линии.
Hatta bu gece bile, o albüm için çalışmaya başlayabiliriz. Даже сегодня вечером мы могли бы попробовать набросать этот альбом.
Hatta en son ne zaman bir kız benimle konuştu, onu bile unuttum. Я даже не могу вспомнить, когда я последний раз разговаривал с девушкой.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.