Sentence examples of "hava desteği" in Turkish
Büyükanne, talep derhal yakın hava desteği Bu Fox Üç-Zero olduğunu.
Бабушка, это Лиса -0, запрашиваю немедленную поддержку с воздуха.
Hemen hava desteği istiyorum. Havadan gözetlemek istiyorum.
Вызывайте вертолет, мне нужен вид сверху.
Eğer bunları uçar hale getirebilirsek, en azından ufak bir hava desteği sunabiliriz.
Если приведем их в рабочее состояние, будет хоть какая-то помощь с воздуха.
Bize asker lazım. Ordu araçlarında olmalılar. Hava desteği de.
Нам нужны грузовики с солдатами и поддержка с воздуха.
Japonlar işgal ettiğinde siz kara birliklerine hava desteği sağladınız.
Вы были авиационной поддержкой сухопутных войск при вторжении японцев.
Gerçek terörizm, sizi sessizce öldürdükten sonra, özel jetlerle size doğru ve özel hava alanlarına uçar. "Çöl Gülü" isimli eşinin şıklığını tartışmak için gazetelerinizin sayfalarını işgal eder ve basınınıza bunu konuşturur.
Настоящий терроризм прилетает к вам на частных самолетах в частные аэропорты, безмолвно убивает нас, занимает страницы в ваших газетах и заставляет ваши СМИ обсуждать элегантность его жены - "Розы пустынь".
ABD, "Ukrayna Özgürlük Desteği Yasası" adında yeni bir yasayı dün yürürlüğe geçirdi.
Вчера США приняли новый закон под названием "Акт о поддержке свободы на Украине".
Yıkımdan Maute örgütü sorumlu tutulsa da ordunun sürekli hava ateşlerinin de büyük etkisi oldu. Ordu bombaları nokta atışı şeklinde attığını söylerken bazı vatandaşlar her yerin bombalandığını söyledi.
Несмотря на то, что вина возлагается на группировку "Маут", вооруженные силы также несут ответственность из - за продолжительных атак с воздуха.
Ortak bir ödenek olmadan, Ukraya Özgürlük Desteği Yasası Rusya'da demokrasinin desteği için ek bir para vadetmiyor.
Без связанных ассигнований, "Акт о поддержке свободы на Украине" на самом деле не обещает даже цента на поддержку демократии в России.
Doğa İklim Değişikliği ile ilgili bir çalışma, artan hava sıcaklığının şimdiden Hindistan'da işgücünün kapasitesinin düşmesine neden olduğunu ortaya koydu.
Исследования Nature Climate Chang показали, что изменения погоды уже ограничили трудоспособность людей в Индии.
Filmin Amerikan desteği almış olması da ayrıca merak uyandırıyordu.
Кроме того, факт американской поддержки тоже добавлял весу.
Helena'nın hava kuvveti sana söylendiği gibi müthiş olmanın yakınında bile değil.
Воздушные силы Елены ни капли не страшны, как ты говорил.
Hava durumundaki son gelişmeleri sunman gerekmiyor mu senin, Brandi?
А тебе разве не нужно заняться прогнозом погоды, Бренди?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.
Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.
Advert