Sentence examples of "hayatının geri kalanını" in Turkish

<>
Sana şunu söyleyebilirim ki bebeğin hayatının geri kalanını boyunca kapıdan içeri girmeni bekleyerek geçirecek. Твой ребёнок всю жизнь будет смотреть на дверь и ждать, что ты войдёшь.
George'un hayatının geri kalanını evde mi geçirmesi gerekiyor? Джордж должен жить взаперти до конца своих дней?
Hayatının geri kalanını burada geçirmene değmiş miydi? Того, чтобы провести здесь остаток лет?
Hayatının geri kalanını deli olduğunu düşünerek mi geçirmek istiyorsun? Ты хочешь провести всю оставшуюся жизнь считая себя сумасшедшей?
Bir kadın da hayatının geri kalanını bir erkeğin yaşadığı gibi yaşayabilmeli! Она имеет право прожить остаток своей жизни, как и мужчина.
Pauline'le fabrikada çalıştıktan sonra, birkaç şey daha denemiş ancak hayatının geri kalanını bir kapıcı olarak geçirmiş. Он поработал на фабрике вместе с Полин, потом перебивался случайными заработками и закончил жизнь простым уборщиком.
Hayatının geri kalanını arkasına bakmadan yaşama şansı vererek. Дам ей шанс прожить остаток жизни не оглядываясь.
Ama Kepler hayatının geri kalanını bu geometrik fantazinin peşinde koşarak harcadı. Но Кеплер проводил всю свою жизнь, преследуя этот геометрический фантом.
Peki hayatının geri kalanını Will ile geçirmek istiyor musun? Так вы собираетесь провести остаток своих дней с Уиллом?
Hayatının geri kalanını uluslararası bir kaçakla saklanarak geçirmek mi? прожить свою жизнь в бегах, с международным беглецом?
Hayatının geri kalanını hapishanede geçirmen için gerekeni yapacağım. Оставшуюся часть своей жизни ты проведешь в тюрьме.
Eğer, hayatının geri kalanını bir çöl adasında biriyle geçirmek zorunda kalsan, bu kim olurdu? Если бы вы провели остаток жизни на пустынном озере, кого бы вы взяли с собой?
Mahkemeye çıksın, hüküm giysin ve hayatının geri kalanını hapiste geçirsin diye. Так он будет судим, приговорен и проведет остаток жизни в тюрьме.
Hayatının geri kalanını bir hücrede mi geçirmek istiyorsun? Ты хочешь провести остаток жизни в одиночной камере?
Ve hayatının geri kalanını nasıl yaşayacağın, tamamen sana bağlı olacak. И как ты проживешь остаток своей жизни зависит только от тебя.
Bildiğim kadarıyla, hayatının geri kalanını yemeğini bir kamıştan içerek geçirmiş. И там он употреблял еду через соломинку до конца своих дней.
Tabii hayatının geri kalanını kafan çöp tenekesinin içinde geçirmek istemiyorsan. Если не хочешь провести остаток жизни в позорной мусорной корзине!
Yani hayatının geri kalanını yalnız geçirmesi daha mı iyi? Значит, ей лучше прожить остаток дней в одиночестве?
Tam da Oscar'ın hayatının geri kalanını geçirmek istediği yere. На месте, где Оскар хотел провести остаток жизни.
Bence yılın ardından hayatının geri kalanını onunla geçirmeyi düşüneceksin. Думаете, через года вы будете вместе всю жизнь?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.