Sentence examples of "hiç olmadığı kadar" in Turkish

<>
Dünyanın bir kahramana hiç olmadığı kadar ihtiyacı var Clark. Миру нужен герой, и сейчас больше чем раньше.
Senin zaferinin ardından halkımız hiç olmadığı kadar güçlü olacak. После твоей победы наш народ станет сильным как никогда.
Winston'ın endişelendiği kadar şanslı değilmişsin. O hiç olmadığı kadar geveze. Надо что-то делать с Уинстоном, он слишком много говорит!
Dünyanın daha önce hiç olmadığı kadar makinene ihtiyacı var. Мир сейчас нуждается в твоей Машине больше чем когда-либо.
Daha önce hiç olmadığı kadar birlik olmalıyız! Мы должны объединиться, как никогда раньше!
Bu kitap şimdi hiç olmadığı kadar önemli. Сейчас эта книга важнее, чем когда-либо.
Piyasada itimat hiç olmadığı kadar düşük. Peki sen ne iş çeviriyorsun? Доверие на рынке в историческом минимуме, а ты чем занимаешься?
Ve bizler doğanın kaynaklarını hiç olmadığı kadar fazla kullanıyoruz. И мы используем природные ресурсы, как никогда раньше.
Evliliğimiz hiç olmadığı kadar güçlü. Наш брак крепок как никогда.
Finn'in poposu hiç olmadığı kadar güzeldi. Задница Финна выглядела лучше чем когда-либо.
Hemşire Lana'nın hiç olmadığı kadar kötü olduğunu söyledi. Медсестра говорит, что Лане стало еще хуже.
Yemek yeme biçimimiz son yılda ondan önceki 00 yılda olmadığı kadar değişti.. За последние лет наш рацион изменился больше, чем за предыдущие тысяч.
Şu an toparlanmanın hiçbir zaman olmadığı kadar zor bir zaman olduğunu biliyorum. Я знаю, что в этот раз вернуться сложнее, чем когда-либо.
Ama bendeki büyü farkında olmadığı kadar güçlüydü. Но я оказалась сильнее чем он думал.
Ama geceleri, hiç o kadar çok yıldızı bir arada görmemişsindir. Зато ночью: вы никогда в жизни не видели столько звезд.
Ama bu sabah uyandığımda, hiç bu kadar yeşillik görmemiştim. İnsan böyle yaşamaya alışabilir. Я сегодня проснулся здесь, и хочу сказать, никогда не видел столько зелени.
Simon'u daha önce hiç bu kadar mutlu görmemiştim. Прежде я никогда не видела Саймона настолько счастливым.
Hiç bu kadar çok su görmemiştim. Я никогда ее столько не видела.
Bu noktada hiç olmadığım kadar aşıktım. Насколько я вообще могла тогда любить.
Açıkçası döndükten sonra şimdiye kadar burayı hiç terketmedim. Я вообще до этого момента отсюда не выходила.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.