Sentence examples of "hoparlöre veriyorum" in Turkish

<>
Wu, seni hoparlöre veriyorum. Ву, включаю громкую связь.
Artık herhangi bir sağlık çalışanının, üst düzey yöneticinin, yönetimin ve yönetim kurulunun; sağlık konularında herhangi bir medya aracına bilgi erişimi sağlamaması talimatını veriyorum. Настоящим я предписываю и отдаю распоряжение о том, что ни один сотрудник или руководитель учреждений здравоохранения не должен предоставлять средствам массовой информации любого рода какую - либо информацию по вопросам здравоохранения.
Hoparlöre mi verdin, yalnız mısın? Ты на громкой связи или один?
Aldığım kurabiyeleri geri vereceğime söz veriyorum. Р.S. Обещаю привезти вам песочное печенье.
Hoparlöre ver. Diğer gemilere de aktar. Включите и передайте на остальные корабли.
Çılgın bir avcı değilimdir, söz veriyorum, bu sadece... Я не сумасшедший навязчивый ухажер, честное слово, просто...
Biraz uğraşmam gerekebilir ama söz veriyorum Debra bunu atlatacak. Над эти нужно будет поработать, но я обещаю.
Olaysız şekilde teslim olursanız, kimsenin zarar görmeyeceğine söz veriyorum. Сдавайтесь без боя и, обещаю, никто не пострадает.
Sana kolay bölgeyi veriyorum, tamam? Так, даю тебе легкую зону.
Görüyorsun, söz veriyorum ki iyiye gideceğim. Видишь, мне становится лучше. Я обещаю.
Erkek arkadaşını beğendiğim için sana özel izin veriyorum. Я разрешаю, потому что он мне нравится.
Bunun üzerinde çalışacağım, söz veriyorum. Я поработаю над этим, клянусь.
Ben veriyorum, sen alıyorsun. Я даю, ты забираешь.
Kendini savunman için sana bir fırsat veriyorum ki bu da ona verdiğinden daha fazlası. Я даю тебе шанс защититься, это больше того, что ты дал ей.
BEn haksızdım ve sen haklıydın ve ileride daha iyi bir evlat olacağıma söz veriyorum. Я ошибалась, а ты была права, обещаю в будущем стать лучшей дочерью.
Neden selam veriyorum ki? Почему я отдаю честь?
Ama bunu düzgünce düşüneceğime söz veriyorum. Я обещаю серьезно подумать об этом.
Bu öpücük ile, aşkımın teminatını veriyorum. Этим поцелуем я клянусь любить тебя вечно.
İlişkimizi düzeltebilirim, söz veriyorum. Обещаю, я все исправлю.
Sana söz veriyorum, geri döneceğim. Я вам обещаю, я вернусь.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.