Sentence examples of "için gönüllü" in Turkish

<>
Şaşırtıcı olarak, hemşirelerden hiç biri seninkini yapmak için gönüllü olmadı. Удивительно, но никто из медсестёр не вызвался сделать укол тебе.
Aşırılıkları nedeniyle, müdahale etmek için Gönüllü Milis Kuvvetleri çağrıldı. Во избежании эксцессов, была вызвана для вмешательства группа ORMO.
Bu tip şirketler zengin insanlarla çalışırlar Ve muhtemelen bizimle bilgilerini paylaşmak için gönüllü olmayacaklardır. Компании, которые сдают богачам в аренду самолеты, вряд ли захотят поделиться информацией.
Washington'a casusluk yapmak için gönüllü olmadı. Она не собиралась шпионить на Вашингтона.
Görev için gönüllü oldum. Я вызвалась для миссии.
Kahramanca hareketlerim veya kişinin güvenliği için gönüllü risk almam. За выдающиеся проявления героизма или добровольный риск собственной безопасностью.
Kalmak ve istasyon korunmasında size yardımcı olmak için gönüllü oldum. Я добровольно решил остаться и помочь вам в защите станции.
Yerini almak için gönüllü oldu. Она вызвалась занять твоё место.
'Zeplin takımı için gönüllü olanlar,' lütfen numaralı toplanma yerine rapor verin. ' 'Добровольцев на аэростаты,' просьба явиться к офицеру в сборный пункт № 5.
Aynı zamanda Çavuş Colborn de Steven Avery'nin evini aramak için gönüllü olmuş. Сержант Колборн также добровольно вызвался участвовать в обысках в доме Стивена Эйвери.
Bana gelmemi söyledi, saçımı kesmek için gönüllü oldu. Она сказала мне приехать, сама предложила постричь меня.
Dosya, Strucker'ın deneyleri için gönüllü olduklarını söylüyor. Написано, что они добровольно согласились на эксперименты.
Bu soruşturmaya yardım için gönüllü olarak geldi. Он добровольно вызвался помогать нам в расследовании.
Evet, son dakika değişiklikleri için gönüllü olman şartıyla. Готов ли ты внести некоторые изменения в последнюю минуту?
Ve ikincisi, Dedektif Beckett vardiyayı almak için gönüllü oldu. А во-вторых, детектив Бекет сама вызвалась в эту смену.
Patronum, banka personelinin kilisede yardımcı olması için gönüllü oldu. Eşya satışında. Мой босс попросил сотрудников банка помочь в распродаже вещей в помощь церкви.
Bir günahın pişmanlığını göstermek için gönüllü çekilen cezadır. Добровольное наказание, чтобы показать раскаяние в грехе.
Bu onu öyle öfkelendirmiş ki ertesi gün, CIA ile çalışmak için gönüllü olarak başvurmuş. Это так встало у него поперек горла, что на завтра он завербовался в ЦРУ.
İfade vermek için gönüllü olmanız çok daha iyi olur. Лучше добровольно, чем если мне придется вас разыскивать.
Hayatında hiç bir şey için gönüllü oldun mu? Ты доброволец для чего? И на сколько?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.