Sentence examples of "ilgisi olduğunu" in Turkish
Hala şu soygunla bu olayın bir ilgisi olduğunu düşünmüyorum.
Но я всё равно не вижу связи с ограблением.
Bay Blunt'ın iki ölümle de ilgisi olduğunu mu düşünüyorsunuz?
Вы думаете, мистер Блант причастен к обеим смертям?
Annenin ölümüyle babanın ilgisi olduğunu kanıtlayan bir delil var.
Есть доказательства его участия, в смерти твоей матери.
Bu içki işinin bizim çocuğun cinayetleriyle bir ilgisi olduğunu sanmıyorum.
Я не думаю, что ликёр как-то связан с убийствами.
Sizler onun Chuck'ın kaybolmasıyla bir ilgisi olduğunu mu düşünüyorsunuz?
Вы думаете что это имеет отношение к пропаже Чака?
Program karşıtı öğrenciler değişikliklerin sadece eğitim masraflarını gizlemek için yapılan bir yol olduğunu iddia etti.
Выступающие против программы ученики утверждали, что предложенные изменения были всего лишь замаскированным способом сократить расходы на образование.
Öldürülmeden hayır diyebilmenin ne demek olduğunu anlıyor musunuz?
Каково это, сказать "нет" и не быть убитым?
Oğul Arash Azizi, babasının bir üst mahkemeye başvuruda bulunmuş olduğunu söyledi.
Араш Азизи заявил, что его отец подал апелляционную жалобу на решение суда.
Kanun yapıcılar, bu maddenin Anayasanın bütün Ugandalıların kanun karşısında eşit olduğunu öngören. ve. maddeleriyle ters düştüğünü savunarak yaşından küçük ve yaşından büyük adayların da seçime katılmalarını mümkün kılmak istiyor. Bu durumu eleştirenler ise bu tasarının yalnızca Museveni'yi hayat boyu cumhurbaşkanı yapabilmek için öne sürüldüğünü düşünüyor.
Парламентарии намерены внести изменения, допускающие до участия в выборах кандидатов, чей возраст не достиг лет и превышает лет, настаивая на том, что действующий закон противоречит статьям и Конституции, согласно которым все граждане Уганды равны перед законом.
"Yüksek sesle konuştuğumuz için mi, yoksa dar görüşlü insanlar olmadığımız için mi bilmiyorum. Otobüsteyken, bir jinekologla yüksek sesle konuşabiliriz.... Arjantinliler psikanalize tabi olurlar, birinin partnerinin hayatıyla ilgili analiz yapıyor olduğunu duymak yaygındır."
Можем в автобусе в полный голос обсуждать свои проблемы с гинекологом.... Аргентинцы часто обращаются к психоаналитикам, так что можно часто услышать кого - нибудь, анализирующего жизнь своего партнера ".
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.
Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.
Advert