Sentence examples of "insan ırkını" in Turkish

<>
Dünyadaki uzaylıları izleyip yakalayarak insan ırkını gelecekteki tehlikelere hazırlamak. расследует прибывание пришельцев на земле, секретное оружие человечества.
Janus'ın amacı bütün bir insan ırkını kısırlaştırmak. Назначение Януса - стерилизовать весь человеческий род.
Torchwood. Hükümetin dışında, polisin ötesinde. Dünyadaki uzaylıları izleyip yakalayarak, insan ırkını gelecekteki tehlikelere hazırlamak. Торчвуд, вне правительства, вне полиции расследует прибывание пришельцев на земле, секретное оружие человечества.
Onlara, insan ırkını temsil ettiğimi söyledim. Я сказал, что представляю человеческую расу.
Janus'un amacı, bütün insan ırkını kısırlaştırmak. Предназначение Януса - стерилизация всей человеческой расы.
Bu şehri ve insan ırkını kurtarabilirsin. Ты можешь спасти город и человечество.
İçindekiler insan ırkını kurtaracak. Это спасет человеческую расу.
O, gerçek insan ilişkisinin bir örneğiydi! Вот настоящий пример человеческого отношения к людям!
İnsan ırkını kurtarıyor olduğumz düşünmüştük. Думали, что спасаем человечество.
Halep'te çok insan kalıntısı gördüm ve İngilizce "de bunu pazarlamakta iyiymişim. Я видела много человеческих останков в Алеппо, и кажется, хорошо презентую это на английском языке.
İnsan ırkını ortadan kaldırma hedefi olduğunu ortaya koyan tek çevreci grup sizinkisi. Вы единственная группа "зеленых" с заявленной целью уничтожения человеческой расы.
En az milyonu evinden olan toplamda milyon kadar insan zarar gördü. Всего от землетрясения пострадало около миллионов человек, по меньшей мере миллиона были вынуждены покинуть свои дома.
Bildiğimiz kadarıyla, İnsan ırkını değiştirecek patojenin bağlı olduğu savaş başlığı hâlâ aktif. Боеголовка по-прежнему в игре, пронизанная патогенными микроорганизмами, которые могут изменить человечество.
Yıllardır devam eden çatışmada, yaklaşık 00 insan yerinden edildi ve şimdi kampta Çin sınırı yakınında kötü koşullarda yaşıyorlar. За время продолжающегося конфликта около человек были перемещены и теперь живут в лагерях недалеко от границы с Китаем в очень плохих условиях.
Yeşil Marslı ırkını yok etmek için alternatif yollar arıyorlardı. Они хотели найти другой способ истребить расу Зелёных Марсиан.
Yıllar boyunca bölgenin her yanında bu gibi ekonomik koşullar, endişe verici bir ticaretin yükselişine neden oldu: Afrika Boynuzu'ndan Arap Yarımadası'na insan kaçakçılığı. Экономические условия, подобные этим, во всём регионе стали хорошей почвой для незаконной перевозки людей с Африканского рога на Аравийский полуостров.
İnsan ırkını kurtarıyorum zaten. Я спасу человеческую расу.
Per, Mısır'daki son grev dalgasını ve insan hakları ihlallerini çeşitli İsveç yayınları ve Electronic Intifada gibi web sitelerine yazan en aktif yabancı yazarlardan sayılıyor. Пер известен как один из активных иностранных журналистов, освещающих во многих шведских изданиях и активистских веб сайтах (таких как Электронная Интифада) волну трудовых забастовок в Египте и тему нарушения прав человека.
Bu kişilerden birkaçı, Etiyopya'daki toplumsal ve politik olaylar ile ilgili yazıyorlardı ve insan haklarının yanısıra hükümetin sorumluluk almasını destekleyen kolektif blog Zone9 ile çalışıyordu. Некоторые из этих мужчин и женщин работали с Zone9, коллективным блогом, который освещал социальные и политические проблемы Эфиопии и продвигал права человека и подотчётность правительства.
Onları birer insan olarak göstermek istiyoruz, onlar hakkında ve onlara özel hikâyeler yazmak istiyoruz. Мы хотим создать их образы как людей, рассказать их собственные и своеобразные истории.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.