Sentence examples of "insanların" in Turkish with translation "люди"

<>
Japonya'daki insanların neden telefonu "moshi moshi" diye cevapladığını biliyor musun? Ты знаешь, почему по телефону люди отвечают "моши моши"?
Bu düşkün insanların ilerleyişi şirkete milyon kazandıracak. Эти бедные люди сэкономят компании миллионов чистыми.
Mesela Harvey Cedars, insanların bir dilim ekmek için kuyruğa girdiği şehir. Таких как Сидарс, где люди стоят в очередях за буханкой хлеба.
Sencede bebeği olmayan insanların bebeksi şeylere ilgi duyması garip değil mi? Тебе не кажется странным, что бездетные люди одержимы детскими вещами?
Önemli bir konuya dikkat çekip, insanların beni dinlemesini sağlamak. Привлечь внимание к важной детали, чтобы люди слушали меня.
Ondan sonra insanların kafası karışmaya başladı. Onlar da sorular sormaya başladılar. Тогда люди ни в чем не уверены и начинают задавать вопросы.
Adalet, insanların söylemeyi sevdikleri gibi, kör. Справедливость, как любят повторять люди, слепа.
Sıcak, ihanet, insanların şarkı çalması. Жара, предательство, люди крадут песни!
Zaten her gün insanların kendini yavaş yavaş öldürüşüne tanık oluyorsunuz. И каждый день видите, как люди медленно себя убивают.
Neden insanların bu tür şeylerden dolayı ayrıldıklarını anlamıyorum. Не понимаю, почему люди расстаются из-за этого.
Bilirsiniz, Detroit'teki insanların güzel şeyler duymaya ihtiyaçları vardır. Знаете, люди в Детройте нуждаются в хороших историях.
TGS'yi o yönetiyor. Öncelikli görevi, insanların ormandaki Troll'lerden haberdar olmasını engellemek. Его первостепенная задача - не допустить того чтобы люди узнали про троллей в лесу.
O insanların bir yılda kazandığı, bizim on yılda kazandığımızdan fazlaydı. Эти люди за год получают больше, чем мы за лет.
Ve herkes bazı insanların diğerlerinden daha değerli olduğuna inanıyordu. Тогда верили, что некоторые люди ценятся больше других.
Bu insanların her biri peşin olarak dolar ödedi. Эти люди заплатили вперед, каждый по баксов.
Çünkü evli insanların yaptığı budur değil mi? Ведь так поступают женатые люди, правда?
Martin, insanların hakkında ne düşüneceğinden mi korkuyorsun? Hayır, elbette hayır. Мартин, ты же не боишься того, что о тебе подумают люди?
Onlar bana insanların nerde oldugunu sorar, Ve bende bulurum. Они спрашивают меня где люди, и я нахожу их.
Korkan insanların hastalık yüzünden doktorlarını suçlayıp yaralayıp, hatta öldürdüğünü daha önce de görmüştüm. Испуганные люди винят докторов в своей болезни, и бьют, даже убивают их.
Uzay istasyonundaki insanların her dakikada bir yeni bir gün doğuşu izlediklerini biliyor muydun? Ты знал, что люди на космической станции видят новый закат каждые минуты?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.