Sentence examples of "kanun" in Turkish

<>
Seni hapiste tutan ben değilim. Kanun seni hapiste tutuyor. Тебя не я держу в тюрьме, а закон.
John Marley kanun namına seni tutukluyorum. Джон Марли. Именем закона Ты арестован.
Artık kanun yaptırımını tanıması ve yanlış itirafları önlemesi için eğittik. Сейчас мы учим сотрудников органов выявлять и предотвращать ложные признания.
Kanun ve sıradan bir uygulama var. Есть закон и есть обычная практика.
Tüm tasarruflarımı riske atıp kanun dışı bir haydut olacağımı mı sanıyorsun? Hayır. Ты считаешь, что я рискну Всеми моими сбережениями и стану вне закона?
Kanun ve nizamı sağlaması için Grant bir fırsatçı yolladı. Грант прислал деятелей-саквояжников, чтобы установить закон и порядок.
Kendi suçundan kazanç sağamayla ilgili bir kanun yok mu? Разве нет закона, запрещающего наживу на своих преступлениях?
Beraberlerinde son kanun ve düzen de gidiyor. С ними уходят наши закон и порядок.
Annem diyor ki, ben bu rozeti taktığımda bana kanun adamı gibi davranmak zorundasınız. Мама говорит, что ты должна говорить со мной, как со служителем закона.
Onların istekleri şimdi nehrin iki tarafı için de kanun. Теперь их воля - закон по обе стороны реки.
Şimdi Hazine bütün bu önceki laflarını kanun metninden kesip attı. Теперь Казначейство просто, фактически, исключило это из закона.
Teksas'ta da böyle bir kanun olsaydı, sen dört kadınla evlenir miydin? Если бы в Техасе был такой закон, ты имел бы жены?
Bir şeyi itiraf et kanun adamı olmak yerine eşkıya olman o kadar kolaydı ki. Признай, ты так же легко мог стать не служителем закона, а преступником.
Kanun ve düzen yeniden tesis edilip isyanlar bastırılıyor. Закон и порядок были восстановлены, бунты подавлены.
Kurallara uyulması gerektiğini, eski bir kanun adamına söylemek beni şaşırttı. Я удивлен, что мне приходится пересказывать правила бывшему представителю закона.
Kanun yapıcılar, bu maddenin Anayasanın bütün Ugandalıların kanun karşısında eşit olduğunu öngören. ve. maddeleriyle ters düştüğünü savunarak yaşından küçük ve yaşından büyük adayların da seçime katılmalarını mümkün kılmak istiyor. Bu durumu eleştirenler ise bu tasarının yalnızca Museveni'yi hayat boyu cumhurbaşkanı yapabilmek için öne sürüldüğünü düşünüyor. Парламентарии намерены внести изменения, допускающие до участия в выборах кандидатов, чей возраст не достиг лет и превышает лет, настаивая на том, что действующий закон противоречит статьям и Конституции, согласно которым все граждане Уганды равны перед законом.
Bu eyalette yamyamlığa karşı bir kanun yok da ne demek? Что значит, в этом штате нет закона против каннибализма?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.