Sentence examples of "kapı çalma diye" in Turkish

<>
Kapı çalma diye bir şey var, haberin var mı? Существует такая вещь, знаешь? Называется "стучать".
"Böylesine çeşitli bir topluluk"... diye bahsediyor Fisher. Может быть потому, что многие из них - эмигранты.
Bakan, ayrıca sağlık personelinin uygulamalar hakkında konuşabileceğini ve hastane çalışanlarına ve yetkililerine geri bildirim toplamak için bir mekanizma anlamına gelen "açık kapı politikası" na sahip olduğunu vurguladı. Министр также подчеркнул, что ведет "политику открытых дверей", что означает, что сотрудники медицинских учреждений могут свободно говорить о своей работе и существует механизм для получения обратной связи от работников и руководства больниц.
Sadece dur ve hiçbir şey çalma. Стой спокойно и ничего не воруй.
Yani yarın biraz erken çıkabilirim diye umuyordum. Поэтому я завтра хотел бы уйти пораньше.
İki kapı, iki loca. Две двери, два вигвама.
Birisi almaya müsait olduğunda ona çalma denmez. Это не кража, если человек свободен.
Kim daha yavaş ölecek diye bir yarışma yapmıyoruz burada. Это вовсе не соревнование, кто может умереть медленней!
Ağır bir kapı! Kendisi kapandı. Дверь тяжелая, она сама захлопнулась.
Hareket halindeyken ateş açma, bomba atma cüzdan çalma hariç. За исключением перестрелок, бросания бомб, и кражи кошельков.
Benim endişeme göre ortak zemin diye bir şey yok. Компромисса здесь быть не может, таково мое мнение.
Kapı kulpunu hâlâ istiyor musun? Тебе ещё нужна дверная ручка?
Bir daha sakın çalma. Больше никогда не играйте.
Kafan iyi olsun diye geldiysen evinde kalsan da olurdu. Если чтобы дуть, то мог просто дома остаться.
Pardon, seni korkuttum, ama çalacak bir kapı yok. Извини, если удивил тебя, но здесь некуда стучаться.
Cinayet ve bu çalma girişimi birbirine bağlantılı. Наше убийство и эта попытка кражи связаны.
Eskiden Nico diye biriyle çalışırdı, ama o herif de bu işleri bıraktı. Обычно он работал с человеком по имени Нико, он тот уже завязал.
Açık kalmış bir kapı vardır. Yürümeye devame din. Здесь должна быть другая дверь, продолжайте идти.
Herşey için bir çalma listesi varmış. У него есть плэйлист для всего.
Castle, bomba imha ekibinde bir gelişme var mıymış diye bakmaya git sen. Tamam. Касл, почему бы тебе не узнать, есть ли новая информация от саперов?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.