Sentence examples of "kavga ettiğini" in Turkish

<>
Wilder'ın gün önce biriyle kavga ettiğini duyan biri... Который слышал ссору Уайлдера с кем-то дня назад.
Angela, dün akşam senatörün bu devle kavga ettiğini buldu. Анджела нашла видео спора этого громадины и сенатора прошлым вечером.
Annemle babamın çok fena kavga ettiğini hatırlıyorum. у отца с матерью вышла ужасная ссора.
Sana gelip söyleyecektim, sonra bu kavga olayı patlak verdi ve ne yapacağımı bilemedim. Я шла сказать тебе, но потом случилась эта драка, и я разволновалась.
Daniels basketbolun kırsal halkın hemen hemen tümü tarafından basketbol oynanmasına hayret ettiğini söyledi: Дэниелс сказал, что он был поражён, увидев, что в баскетбол играют почти все в сельских общинах:
Ne bekliyordun, dürüst bir kavga mı? А что ты ждал? Честной драки?
Onu buradan götürseniz iyi olur ve Geena'ya uzaklaştırma emrini ihlal ettiğini de söyleyin. В-вам лучше пойди туда и сказать Джине что она собирается нарушить судебный запрет.
Lütfen, buraya kavga etmek için gelmedim. Прошу, я пришел не для ссоры.
Lalo onu takip ettiğini çoktan bana söyledi, tamam mı? Лало сказал мне, что ты наводил справки о ней.
Onca zamanı kavga ederek harcadık. Все эти годы напрасной борьбы...
Onlara, bana tecavüz ettiğini itiraf ettiğini söyledi. Сказала, что ты сознался в моём изнасиловании.
Kavga eden bir çiftin seslerini duymuş. Он слышал, как они ссорились.
Bay Murray, onu terk ettiğini iddia ediyor. М-р Мюррей утверждает, что вы его бросили.
Kız kardeşinle kavga ettim. Ben köye dönüyorum. Я поссорилась с твоей сестрой и уезжаю.
Bir tehlike arz ettiğini düşünmüyorum. Не думаю что она опасна.
Hey, bak. Bu Noel ve kavga etmeyeceğiz. Послушайте, давайте не будем ссориться на Рождество.
Ne yani, hak ettiğini düşünmüyor musun? Не думаешь, что она это заслуживает?
Şimdilerde kahrolası seçimler hakkında kavga ediyoruz. Теперь мы ругаемся о чертовых выборах.
Ben de bir kurabiye hak ettiğini düşündüm. Я решила, что ты заслужил печеньку.
Oradaki çift, birazdan kavga etmeye başlayacak. Та парочка, они сейчас начнут ругаться.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.