Sentence examples of "kibar bir" in Turkish

<>
Sadece kimliğimiz nedeniyle bizi soruşturmaya gönderiyorsunuz ama bunu aşırı kibar bir şekilde yapıyorsunuz. Вы отправляете нас на проверку на основании лишь нашей национальной принадлежности, зато вы делаете это крайне вежливо.
Suriye pasaportum olmasaydı, "Duvara yakın bekler misiniz hanımefendi?" gibi son derece kibar bir cümleyi asla duymazdım ve çocukluğumun okul cezalarını hatırlamazdım. Если бы не мой сирийский паспорт, я бы никогда не услышала эту крайне вежливую фразу: "Не могли бы вы подождать в стороне у стены, мисс?", и я бы не вспомнила детские школьные наказания.
Çok kibar bir hareket. Gözden kaçmaması gerek. Этот добрый жест не останется без внимания.
Ben kibar bir insanım. Я не злой человек.
Sonra baban geldi ve zamanımın büyük bir çoğunluğunda kibar bir insana dönüştüm. И потом появился твой папа, я стал добрее большую часть времени.
O bizi sinemaya götürmek isteyen kibar bir genç adam. Этот молодой человек хочет хочет взять нас в кино.
Ne halt etmeye bu kadar uzun sürdüğünü sormanın kibar bir yolunu arıyordum. Думаю, как повежливее спросить, почему так долго, черт возьми?
Chris kibar bir adamdır. Крис - хороший человек.
Ekmeği ısırarak yemiyoruz, küçük parçalara bölüyoruz, kibar bir şekilde ağza yerleştiriyoruz. Хлеб не кусают, а отламывают небольшие кусочки и кладут их в рот.
Gizem çok kibar bir deyiş kaldı Gina. Загадкой - это мягко сказано, Джина.
İyi ve kibar bir insandı. Он был добрым и заботливым.
Ben kibar bir adamım. Tıpkı senin gibi. Я хороший парень, как и ты.
Profesör Le Gall kibar bir aşk uzmanı. Профессор - эксперт в вопросах куртуазной любви.
Michel, kibar bir çocuk. Он хороший парень, правда?
Çok kibar bir bayansın! Вы очень приятная женщина.
Bize ziyarette bulunmanız anlatılmaz derecede kibar bir davranış. До невозможности мило с вашей стороны нанести визит.
Kibar bir gezinti olmuş olmalı çünkü evine gitmemiş. Хорошо он покатался, раз домой не заявлялся.
Etiyopyalı Bir Adamın Issız Ölümü Одинокий конец одного из самых публичных людей Эфиопии
Hayır. Oldukça zeki ve kibar. Он очень умный и добрый.
Internet'i herkesin özgürce bağlanabildiği, iletişim kurabildiği, yazabildiği, okuyabildiği, izleyebildiği, konuşabildiği, öğrenebildiği, yaratabildiği ve yenilikler icat edebildiği açık bir ağ olarak muhafaza edin. Поддержка Интернета как открытой сети, в которой всякий обладает свободой объединяться, общаться, писать, читать, смотреть, говорить, слушать, изучать, создавать и производить что - то новое.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.