Sentence examples of "muhtemelen" in Turkish with translation "возможно"

<>
Muhtemelen adil değil, ama seni daha yüksek standartlarla değerlendirdim. Возможно, это не справедливо, Но я ожидал большего.
Muhtemelen seni pazar günleri isteyecektir, değil mi? он возможно захочет тебя по воскресеньям, да?
Muhtemelen o gece Tyler'ın evine gitme sebebiniz itiraf etmesiyle alakalıydı değil mi? И возможно вы решили поехать к Тайлеру той ночью поговорить насчет признания.
Muhtemelen evet, ama onu tutmak için sebebimiz olur. Возможно, нет, но мы сможем задержать ее.
Gün içinde tekrar insana dönüştüğünde muhtemelen hiçbir şey hatırlamıyordur bile. Возможно зверь даже не помнит, что днём становится человеком.
Zanlı binayı terk etmiş, muhtemelen yaralı. Подозреваемый покинул здание, возможно, раненный.
Ama, dürüst olmak gerekirse, reddedilmek muhtemelen olabilecek en iyi şeydi. Если честно, отказ, возможно, лучшее, что могло случиться.
Muhtemelen eğlencenin dozunu artırmak için buradaki ürünlerden bazılarını kullanmıştır, değil mi Bones? Возможно используя некоторые товары отсюда, дабы удвоить удовольствие, а, Кости?
Dikkatli ol Susan, Muhtemelen bu akşam yine sis olacak. Будь осторожна, Сюзан, Возможно, сегодня будет туманно.
Muhtemelen en iyisi, çiftin ölmesine izin vermek. Возможно, лучше просто дать этой паре умереть.
'lu yaşlarda erkek, keskin bir aksanları varmış. Muhtemelen Venezuela'dan son gelen göçmenlerden. парня, около лет, с сильным акцентом возможно, недавно перебрались из Венесуэлы.
Ancak virüs mutasyona uğrayıp insanlara bulaşmadan önce muhtemelen dışkıları aracılığıyla bir başka memeliye bulaştı. Вирус перескочил возможно, с их экскрементов к млекопитающим затем мутировал и передался людям.
Muhtemelen Shaw elinde balta ile Kramer'i Aramak için geldi. Возможно, Шоу пришел с топором в поисках Крамера.
Muhtemelen aradığımız adam bu değil, sadece bulmacanın bir parçası. Возможно это не наш неизвестный, а просто деталь головоломки.
Muhtemelen onlar, senin bu küçük haplarını yapan fabrikanın bir parçasına sahipler. Возможно, им принадлежит часть фабрики, производящей для вас эти таблетки.
Muhtemelen yemek pişirmeyi deneyecek ve berbat edecek, sonrada Çin yemeği sipariş edecek. Возможно, она попытается что-то приготовить, все испортит и закажет китайскую еду.
Televizyondakiler hariç. Tanrı muhtemelen farklı insanlarla, farklı yollardan iletişim kuruyor. Ну, возможно, Бог связывается с разными людьми разными способами.
Katil Korby'yi zehirlemek için, muhtemelen onun kahve termosunu kullandı. Убийца возможно использовал кофейный термос Корби, чтобы отравить его.
Şizofreni nöbetlerine muhtemelen sebep olan şey büyücü olduğunu benimsemesi ve dini yetiştirme tarzı arasındaki çatışmadır. Возможно, ее шизофренический припадок был вызван конфликтом между принятием колдовства и ее религиозным воспитанием.
Oğlum orada bir yerde muhtemelen sarhoş ve korkmuş durumda ve ben onu bulmalıyım. Мой сын внутри возможно пьяный и испуганный, и я должна найти его.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.