Sentence examples of "olduğunu düşünmüyorum" in Turkish

<>
Bunun en doğru yaklaşım olduğunu düşünmüyorum. Я не считаю это лучшим подходом.
Hala şu soygunla bu olayın bir ilgisi olduğunu düşünmüyorum. Но я всё равно не вижу связи с ограблением.
Çatalların da öyle olduğunu düşünmüyorum. Думаю, как и вилки.
O kadar da kötü bir fikir olduğunu düşünmüyorum. Я не считаю это такой уж плохой идеей.
O filmin iyi bir örnek olduğunu düşünmüyorum. По-моему, это кино - неудачный пример.
Buradaki pozisyonumuzun bu kadar riskli olması konusunda bana minnettar olduğunu düşünmüyorum. Мне кажется, ты не понимаешь насколько рискованно наше положение здесь.
Gerçek şu ki, senin çok yetenekli olduğunu düşünmüyorum. По правде говоря, я не считаю тебя талантливым.
Ben sadece bunun sana göre olduğunu düşünmüyorum. Я просто считаю, это не твое.
Sadece bunların hiçbirinin gerçek olduğunu düşünmüyorum. Просто я считаю всё это ненастоящим.
Öyle olduğunu düşünmüyorum leydim. Не думаю, миледи.
Ben bunun senin polislik eğitiminin bir parçası olduğunu düşünmüyorum. Не думаю, что это часть твоей полицейской подготовки.
Tamam Jack, bak, maaş komitesinin yeni başkanı olduğunu biliyorum ama bunun iyi bir fikir olduğunu düşünmüyorum. Слушай, Джек. Я знаю, что теперь ты глава комитета по зарплатам, но это плохая идея.
Ben bunun bir bayan takım elbisesi olduğunu düşünmüyorum. Не думаю, что это чисто женский костюм.
Buranın beklemek için güzel bir yer olduğunu düşünmüyorum. Не думаю, что тебе стоит здесь оставаться.
Aslına bakarsan, belki farketmedin ama Jackson'un kalbinde biri olduğunu düşünmüyorum. Знаешь, если ты не заметил, Джексон не особо сердечен.
Hayır, takıntılı olduğunu düşünmüyorum! Нет, ты не одержимый!
Ben Pluto'nun bir gezegen olduğuna inanıyorum. Ve Pluto'nun gezegen olup olmaması meselesinin çok da önemli olduğunu düşünmüyorum. Я считаю Плутон планетой, не думаю, что вопрос, планета ли Плутон, настолько важен.
Seninle daha fazla pratik yapmanın benim için gerekli olduğunu düşünmüyorum. Я больше не чувствую, что необходимо тренироваться с тобой.
Hayır, böyle olduğunu düşünmüyorum Öyle olsaydı bana söylerdi. Нет, это вряд ли. Она бы мне сказала.
Bununla ilgili çok fazla yapabileceğimiz birşey olduğunu düşünmüyorum. Ну, вряд ли мы что-то можем сделать.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.