Sentence examples of "olduğunu tahmin etmek" in Turkish

<>
Eski toprağın ne zaman patlayacağını tahmin etmek zor. Никогда не знаешь, когда прорвет этот Везувий.
Ne kadar korkunç olduğunu tahmin edebiliyorum. Представляю, как это было ужасно.
Çalınan ürünü tahmin etmek ister misiniz? Хотите узнать, что именно украли?
Ne kadar uzun ve garip bir yolculuk olduğunu tahmin bile edemezsin. Ты не представляешь, какой долгий и странный путь это был.
Kaçtıktan sonra nerelere gidebileceğini tahmin etmek, oldukça güç. Очень тяжело догадаться, куда он побежит из тюрьмы.
Sürekli başka biri gibi olmanın nasıl olduğunu tahmin bile edemiyorum. Не представляю какого это, быть все время кем-то другим.
Ortak paydayı tahmin etmek zor değil, değil mi? Не так уж сложно вычислить общий знаменатель, правда?
Kim Lynn'in bu kadar zengin olduğunu tahmin ederdi ki? Круто. Кто бы знал, что Линн так богат?
Maskenin arkasını tahmin etmek zor. Из-за маски что-либо сказать трудновато.
Ne olduğunu tahmin etmemi mi isteyeceksin? Ты хочешь, чтобы я догадался?
Bay Hitler'in niyetlerini tahmin etmek için bir dahi olmak gerekmez. Не нужно быть гением, чтобы предугадать намерения герра Гитлера.
Psikolojik sorunlarının olduğunu tahmin ediyorum. У тебя наверное психологические проблемы.
Bunu tahmin etmek hep aldatıcı oluyor değil mi? Это всегда сложно определить, не так ли?
Peki Reiden Global'in sahibinin kim olduğunu tahmin et bakalım. А кто у нас владеет "Рэйден Глобал"?
İklim değişikliklerinin etkilerini tahmin etmek için istatistiksel modellemeler yapıyordu. Она разрабатывала статистические модели для предсказания последствий изменения климата.
Bir iyilik istemenin senin için ne kadar zor olduğunu tahmin edebiliyorum, özellikle benden. Я представляю, как тяжело для вас просить об одолжении, в особенности меня.
Evet, tahmin etmek zor, ama Wraith yeteneğiyle kendini iyileştirdi... Да, трудно представить, но учитывая способности рейфов к излечению...
Nasıl bir his olduğunu tahmin edemiyorum. Представить себе не могу такую жизнь.
Hava tahmin etmek için çok sıcak, Maura. В такой жаре мозг не работает, Мора.
Burun kanaması olduğunu tahmin ediyorum. Думаю, кровь из носа.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.