Sentence examples of "para kazanacağını" in Turkish

<>
Kimin daha fazla para kazanacağını göreceğiz. Еще увидим, кто больше заработает.
Bu anlaşmadan ne kadar para kazanacağını biliyor mu? Она хоть в курсе, сколько вы заработаете?
Cibuti'de yabancı askeri mevcudiyeti, Omar Guelleh'in hükümetinin önemli bir gelir kaynağı olmakla birlikte (yaklaşık yıllık milyon dolar), bu para ülkenin insanlarına nadiren ulaşmakta. Хотя иностранное военное присутствие приносит правительству Омара Гелле существенный доход (около миллионов долларов ежегодно), деньги редко доходят до простых людей.
Gerçekten de kazanacağını düşünmüyorsun, değil mi? Ты ведь не думаешь, что победишь?
Bunu para için yapmadığınızı mı söylüyorsunuz? Вы делаете это не ради денег?
Kazanacağını düşünüyor musun Unwin? Вы уверены, Анвин?
Onlara kuruş para verme. Не давай им денег!
Gel ve bu sefer kimin kazanacağını gör! Посмотрим, кто победит на этот раз!
Fakat bu oldukça fazla zaman ve para gerektirir. Ayrıca lambanın da gerçekten değişmeyi istemesi gerekir. Но это отнимет много времени, много денег, и лампочка должна сильно этого хотеть.
Sana nasıl kazanacağını öğrettim. Я научил тебя побеждать.
Kredi kartları, nakit para ve cep telefonu var. У нас есть ее кредитка, деньгах, сотовый.
NasıI hayatını kazanacağını öğrenme vakti geldi, evet. И сейчас самое время научиться зарабатывать, приятель.
Yumuşak cilt, saçlar ve para. Нежная кожа, волосы и деньги.
Ben hâlâ çatallı kargının kazanacağını düşünüyorum. Я думаю, что трезубец выиграет.
Annem için ondan para isteyeceğim. Надо попросить денег для мамы.
Kimin kazanacağını sanıyordun? Bu kez böyle olmayacak. Ты рассчитывал победить А здесь этого не повторится!
Para kendi kendiyle konuşuyor. Деньги говорят за себя.
Bugün sana, nasıI hayatını kazanacağını öğreteceğim, çocuk. Сегодня я научу тебя зарабатывать на жизнь, приятель.
Daryll, senden hoşlanıyorum. Seni ve para kazanmayı aynı anda sevebilecek kadar da yetenekliyim. Дэрил, ты мне нравишься, и я как и ты могу зарабатывать деньги.
Bir dönem üzerime dünya kadar para yatıran bir sürü insan vardı. Был период, когда куча народа ставила кучу денег на меня.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.