Sentence examples of "park ettin" in Turkish

<>
Neden ağacın altına park ettin? Зачем ты припарковалась под деревом?
Motosikletini park ettin, yağmur yağıyordu. Ты припарковал свой мотоцикл. Шел дождь.
Çok yakına park ettin. Hava kabarcığını patlatacaksın. Вы и так слишком близко к пузырю.
Cinayetlerin bağnazlık ile harekete geçmediği, bir park çekişmesinin gereksizliği halihazırda delil gösteriliyor. Бессмыслица спора за место на парковке уже используется в качестве доказательства того, что убийства не были мотивированы нетерпимостью.
Bunun seni veliaht yaptığını fark ettin, değil mi? Вы понимаете, что теперь вы мой единственный крон-принц?
Fakat eğer bir Müslüman park çekişmesi üzerine üç kişiyi vursaydı, tartışmanın gereksizliği, katilin vahşiliği olarak gösterilirdi. Но если бы мусульманин застрелил трех человек за парковочное место, то бессмыслица спора приводилась бы в качестве доказательства его жестокости
Beni sen mi zengin ettin? Что ты сделал меня богатой?
Kızıl pandaların üreme dönemlerinin Temmuz ortalarında başlaması dolayısıyla, ulusal park ziyaretçilere kapatıldı ve hatta yerel halkın odun toplaması da iki aylığına yasaklandı. С началом сезона размножения красных панд в середине июня национальный парк был закрыт для посетителей, и даже сбор дров для местных жителей был запрещен на два месяца.
Aklımı mı dizayn ettin? Вы спроектировали мой разум?
Şey, Mona-Lisa ve sen gittikten sonra bulduğu o kız park yerinde yumruk yumruğa kavgaya tutuştular. Мона-Лиза и какая-та девушка, которую она нашла, когда ты ушла, подрались на парковке.
Beni çok mutlu ettin, bunu bil. Знай, ты сделал меня очень счастливой.
Sanık Park Bo Hyun. Подсудимый Пак Бо Хен.
Kendi oğlunu yok ettin. Ты уничтожила собственного сына.
Onu çalmış. Bir yere park etmiş. Bulunduğu yere bomba düşecekmiş. Он его украл, припарковал там, где упадёт бомба.
Az önce Clark Kent'e iltifat mı ettin? Ты что, комплимент Кларку Кенту сделала?
Park alanında at gezisi yapmak için otantik bir aygır kiraladım. Я арендовал настоящего жеребца, мы устроим аттракцион на парковке.
Eğer mesleğim o kadar sıkıcıysa neden bu sabah benimle gelmek için o kadar ısrar ettin? Если моё занятие такое плохое тогда зачем ты так хотел пойти со мной этим утром?
Palyaço Krusty Kanal'nın otoparkında iki park yerini işgal etmesi sebebiyle belki de en iyi şekilde hatırlanacak. Клоун Красти, больше известный как человек который занимал два парковочных места на стоянке Шестого канала.
Çiftliğimi yakıp kül ettin. Ты сжег мою ферму.
Yani kolayca arabasını park edip Danni'nin dairesine yürüyüp onu öldürebilir ve otele geri dönüp geceyi orada harcayabilir. Он легко мог припарковаться, дойти до квартиры Денни, убить ее, и вернуться в отель.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.