Sentence examples of "polis devletine" in Turkish

<>
Bu ülkede terörizm ile savaşmak için polis devletine ihtiyacımız yok, yeni bir stratejiye ihtiyacımız var. Чтобы побороть терроризм, нам не нужно полицейское государство в этой стране. Нам нужна новая стратегия.
Polis misillemede bulundu. Полиция ответила тем же.
Yine aynı topluluk bir öğrencinin tepetaklak dört polis memuru tarafından sürüklendiğini gösteren bir video aynı zamanda diğer tutukluların da video ve fotoğraflarını paylaştı: В этом же сообществе выложили видео, в котором ученика в перевернутом положении уносят четыре полицейских, ТАКЖЕ а фото и видео других Арестов:
Geniş çaptaki protestolar, yürüyüşün sonunda polis kuvveti ile çatışmalar başlayana kadar olaysız geçti. Массовый протест проходил мирно до конца марша, когда имели место столкновения с полицией.
Atina şehir merkezinde, polis güçlerinin göz altına aldığı bir göçmene açıkça uyguladığı aşırı şiddeti gösteren video, Facebook ve Twitter'da sarsıntı yarattı. Интернет - сообщество Греции взволновало выложенное в Facebook и Twitter видео, в котором офицеры полиции открыто избивают задержанного иммигранта в центре Афин. Это произошло в конце января года, пока точное место происшествия не установлено.
Hemen polis gönderin, acil durum! Мне нужна полиция, прямо сейчас!
Polis istasyonundaki herkesi öldürüp sizi kaçırmak mı? Вытащить вас и убить всех в участке?
Kötü polis olmaktan bıktım artık. Я устала быть плохим копом.
Polis seninle ilgili hiçbir şeyi bilmez. Полиция никогда о тебе не узнает.
Polis amiriyle konuşmak istiyorum. Дайте трубку шефу полиции.
Polis şiddeti görüyorum dostum! Полицейский произвол, мужик!
Başkent Polis Teşkilatı'ndan istifa ediyorum. Я ухожу из лондонской полиции.
Yerel polis bir şey kaçırmış mı bir bakın. Посмотри, не пропустила ли чего полиция штата.
Polis gelene kadar seninle birlikte bekleyeceğim. Я дождусь вместе с тобой полиции.
Polis sana saldıranlar konusunda bir ipucu bulabildi mi? Полиция нашла тех, кто напал на вас?
Polis beni bekletip duruyor. Onları bir daha deneyeceğim. Я звонила в полицию, туда невозможно дозвониться.
Kaçmasına izin verme, polis kız. Не дай ей уйти, офицер.
Aramayı yaptıkları andan itibaren, polis, şehir merkezini dakika içerisinde mühürleyebilir. Как только поступит вызов, полиция за минут накрепко закроет центр города.
Veya bir polis atı parka sıçtığı zaman. Как куча навоза полицейской лошади в парке.
Efendim, polis olmak benim hayalim. Стать копом - было моей мечтой.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.