Sentence examples of "sürede" in Turkish

<>
Bay Farley, çok teşekkür ederim Kısa sürede gelmek için. Мистер Фарли, спасибо большое, что пришли так быстро.
Ama bu özel, kullanılmaya değer istihbaratı inanılmaz derecede kısa bir sürede topladığımızı biliyorum. Я знаю, что мы достали конкретную, ценную информацию в невероятно короткий срок.
Çok daha az sürede çok daha iyi olacağını sanmıştım. Я думала, вы будете гораздо лучше и быстрее.
Bense çok daha fazlasını daha az sürede yapmalıyım. Я должен сделать намного больше за меньшее время.
En kısa sürede onu bulmamız çok önemli. Очень важно найти его как можно скорее.
Evet, gideceğiz, kısa sürede sizinle konuşmamız bittikten sonra. Да, мы уйдем, как только закончим этот разговор.
Bu sürede, bu iki dahi saat 0'da gazı açacak ve sızmasına izin verecekler. Тем временем, эти два гения в часов включат газ и создадут его утечку.
Tuvalet kağıdını ne kadar sürede indirmiştir acaba? Merak ettim. Интересно, сколько времени у него заняла уборка туалетной бумаги.
Bu arada bu davayı kısa sürede kapatmak istiyorum. Кстати, я хочу закрыть это дело поскорее.
İzlemek çok zor olsa da geri kalanlar için de kısa sürede hesap yapabileceğimiz konusunda eminiz. Отслеживать их трудно, но мы уверены, что скоро сможем отчитаться и за остальные.
Uranüs'ün yüzeye yakın uyduları gezegenin etrafında bir günden az bir sürede dönerler. Ve çarpışmalar da kaçınılmazdır. Стаи стремительных лун делают оборот вокруг Урана меньше, чем за день, и столкновения неизбежны.
Saygıdeğer papaz, bu kadar kısa sürede bana zaman ayırdığınız için çok teşekkür ederim. Преподобный, спасибо, что так быстро нашли время, чтобы встретиться со мной.
Böyle kısa bir sürede benimle görüştüğün için teşekkürler. Спасибо что приняли меня в такой короткий срок.
Beraber çalışarak, daha kısa sürede bir silah yapabiliriz. Работая вместе, мы можем создать оружие намного быстрее.
Ve o sürede ayrıca gizlice devletin araştırmalarında da görev aldınız. Uzaylı araştırma etme görevinde. И всё это время вы были участником секретной правительственной программы по изучению инопланетного обелиска.
Lütfen binayı en kısa sürede boşaltın. Ve lütfen, sakın panik olmayın! Пожалуйста, покиньте здание, как можно скорее и не поддавайтесь панике.
Oraya git, ben de en kısa sürede yanına geleceğim. Иди туда, и я приду, как только смогу.
Kısa sürede çok fazla hapishane inşa ettik ve kontrolü de içeri attığımız adamlara verdik. Мы построили слишком быстро много тюрем и дали контроль людям, которых лишили свободы.
Will, Jennifer, bu kadar kısa sürede karşımıza çıktığınız için teşekkür ederiz. Уилл, Дженнифер, спасибо, что приняли нас в такой короткий срок.
Zarflı virüsler mükemmel adaptasyon yeteneğine sahiptirler ve konak bağışıklık sisteminden kaçmak için kısa sürede değişimler gösterebilirler. Но оболочечные вирусы имеют огромную приспособляемость, быстро изменяются и могут в короткое время уйти от иммунной системы.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.