Sentence examples of "sürekli bir" in Turkish

<>
İçimde sürekli bir gün uyanacağına dair bir umut var. Я продолжаю надеяться, что могу заставить ее проснуться.
Sürüngenler ısılarını ortamdan alan hayvanlardır. Sürekli bir vücut sıcaklıkları yoktur. Рептилии - холоднокровные животные, не имеющие постоянной температуры тела.
Kırılan buzlar rüzgâr ve akıntılarla sürüklenirken, deniz yüzeyi de sürekli bir hareket halindedir. Морской пейзаж находится в постоянном движении, т.к. на лед воздействуют ветра и течения.
Odaklanmış sürekli bir atış. Одним сосредоточенным продолжительным импульсом.
Kumaşlardan yükselen buharlar sürekli bir sis tabakası oluşturuyormuş. От испарений это место всегда было окутано туманом.
Ve sürekli bir şeylerle onu doldurmaya çalışıyorum. И я всегда пытаюсь чем-то её заполнить.
Sürekli bir şeyler diyor zaten, özellikle televizyonda. Он много чего говорит, особенно на телевидении.
Düzenlemeler olmadan sürekli bir kayıt olduğunu teyit edebilirim. Я могу подтвердить, что запись не редактировалась.
Sürekli bir rüyadan uyanıyorum ve kabusa dönüşenin gerçek hayat olduğunu fark ediyorum. Я продолжаю просыпаться и осознавать, что жизнь превратилась в ночной кошмар.
Herkes sürekli bir şeylerden çıkarılıyor. В кино постоянно кого-то вырезают.
Beni sürekli bir hayâlkırıklığı olarak görüyorsun. Ты видишь во мне несбывшиеся мечты.
Sürekli bir dahinin etrafında olmak biraz yorucu olabiliyor. Наверное, иногда утомляет постоянное нахождение вблизи гения.
Sürekli bir mücadele içindeydim. Это была постоянная борьба.
Doktor Roberts, sürekli bir briç ortağınız var mı? Доктор, у Вас есть постоянный партнер по бриджу?
Şu hakkında sürekli bir şeyler duyduğum yeni sihirbaz mı? Это тот новый колдун, о котором столько молвы?
Ya sürekli bir şeylerden kaçarlar ya da bir şey ararlar. Ж: От чего-то бежишь или что-то ищешь? Ж:
Bürokrasiyi bilirsin. Sürekli bir şeyleri değiştirirler. Эти бюрократы всё время что-то меняют...
Sürekli bir nakit akış problemi oluyor. Значит, проблема в поступлении денег?
Hayır, sadece sürekli bir şeylerden düşer. Нет, просто он постоянно отовсюду падает.
Sürekli bir şeylere dokunuyor. Он всё тут трогал.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.