Sentence examples of "sağlıklı değil" in Turkish

<>
Eli, bu sağlıklı değil. Илай, это не нормально.
Çok fazla yalnız vakit geçirmek sağlıklı değil. Вредно проводить слишком много времени в одиночестве.
Bu şekilde kilo vermek hiç sağlıklı değil. Это не самый здоровый способ сбросить вес.
Pek sağlıklı değil, anlaşılan. Не слишком хорошо, очевидно.
Dairemde yalnız kalmak sanırım çok sağlıklı değil. Сидеть в квартире одному не лучший вариант.
Düşünmeyi bırak çünkü sağlıklı değil. Хватит думать, тебе вредно.
Yani bu hiç sağlıklı değil. Это плохо для твоего здоровья.
En önemli şey onların sağlıklı ve mutlu olmaları değil mi? Разве не самое главное, что они здоровы и счастливы?
Basında, Chapel Hill katili terörist değil, sadece bir katil olarak adlandırılıyor. В средствах массовой информации убийца в Чапел - Хилл не зовется террористом, он просто убийца.
Web sitelerinde, kuruluşun yaratıcı yollar kullanarak kültürel onarım projeleri, okur yazarlık ve sağlıklı çocuk gelişimi ile Gazze ve Batı Şeria'da görev yaptığı belirtiliyor. Согласно информации с официального сайта, эта некоммерческая организация работает в Газе и на Западном берегу реки Иордан, поддерживая проекты, посвященные культурному обновлению, ликвидации неграмотности, созданию здоровой среды для детей через творческое самовыражение.
"O bir sanatçı, siyasi aktivist değil. "Он человек искусства, а не политический активист.
Prosedür doğru uygulanırsa zararlı hücreleri öldürmekle beraber, sağlıklı dokuya zarar vermez. При успешном результате зараженные клетки будут уничтожены, не задев здоровые ткани.
otorite ve toplum arasında başka türlü bir diyalog mümkün değil. другого способа диалога власти и общества уже нет.
Sağlıklı insan, mutlu insandır. Здоровая личность - счастливая личность.
Fukuşima nükleer kazası ölüm çanlarını sadece Japonya'daki nükleer güç için değil Pasifik Deprem Kuşağı'nda yer alan Tayvan için de çalıyor. Ужасная авария на Фукусиме - похоронный звон ядерной энергии не только в Японии, но и в Тайване, который также расположен в так называемом Тихоокеанском вулканическом огненном кольце.
Yada pek sağlıklı olmadığım dönem bitti. либо конец не очень здоровой жизни.
O hafta, sadece Tokyo halkı değil tüm dünya radyasyona maruz kalma endişesi içindeydi. А сегодня не только жители Токио, но большая часть мира пребывают в панике при мысли о столкновении с риском радиоактивного загрязнения.
Karaciğer mahvolmuş ama diğer organlar yeterince sağlıklı. Печень гнилая, но другие органы здоровы.
Gösterinin sunduğu imge ile de değil, ateşin kendisi ile. Не красотой картинки, а именно самим поджогом.
Sağlıklı şeyler, elmalar gibi. Здоровая пища. Например, яблоки.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.