Sentence examples of "sadece basit bir" in Turkish

<>
Hayır, hayır. Sadece basit bir intübasyondu. Нет, нет, интубация прошла легко.
Evlenme teklif etmeyeceğim sadece basit bir yemek. Я не делаю предложение. Это просто ужин.
Sadece basit bir izlenim değildi. Это было не просто впечатление.
Sadece basit bir soru sordum. Я задала такой простой вопрос.
Şey, sadece basit bir öpücük olduğunu bilmelisin. Ну, знаешь, это был просто поцелуй.
Sadece basit bir şehir efsanesi. Это всего лишь городская легенда.
Sadece basit bir gözlem yaptım. Я только сделала простое наблюдение.
Bu sadece basit bir eylemsel his. Это - только основной рабочий смысл.
Sadece basit bir soğuk algınlığıdır diye düşünmüştüm. Я думала, что это обычная простуда.
Yani, bu sadece basit bir kanama bozukluğu ve sen testleri yanlış yaptın. Значит, это простое расстройство свертываемости крови, а ты облажался с анализами.
Burası sadece basit bir ısı akışıyla bir gezegenin nasıl faal kalabildiğine tanıklık etmek için mükemmel bir yerdir. Здесь мы воочию убедимся, как жизнь на планете может сохраниться, только благодаря обычному потоку тепла.
Sadece basit şeylerin zevkini çıkarmak istiyorum. Я просто хочу наслаждаться простыми вещами.
Evlerde, sokaklarda, hastanelerde, süpermarketlerde, restoranlarda, dükkanlarda, otellerde, her yerde çiçek basit bir mesaj ile sergileniyor: "Hatırlıyorum ve Talep Ediyorum." Везде: на улицах и на домах, в больницах, супермаркетах, ресторанах, магазинах и гостиницах - вывешены фиолетовые цветы с простым посланием: "Я помню и требую".
Sadece basit, stres azaltan bir eğlence... Простое средство избавиться от стресса и развлечься.
Bu isteğiniz beni ülkemin kontrol noktalarına götürüyor, orada böyle bir talebe "hayır" demek sizi basit bir şekilde öldürebilir. Она напомнила мне контрольно - пропускной пункт в моей стране, где сказать "нет" на подобную просьбу предвещало бы твою смерть.
Sadece basit ev malzemeleriyle her tür patlayıcıyı yapabilirsin. А взрывчатку можно сделать из самых обычных материалов.
Ekonomi bazlı bir doğada, balıkçılık, avcılık ve ticaretle, Kunalılar kırsal bölge gibi bir cennetle çevrelenmiş basit bir yaşam tarzına sahipler. Она часто путешествует в регион, где обитают куна, чтобы лечить альбиносов, некоторые из них умирают совсем юными.
Basit bir tavuğu çekip uzatabilmek ne kadar da ilginç. Это удивительно, на сколько можно растянуть простую курицу...
Basit bir açıklaması var mı? Здесь может быть объяснение попроще?
Yanılma payı var, kuşkusuz. Oldukça basit bir testti. Конечно, существует погрешность, это довольно примитивный тест.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.