Sentence examples of "savaşı veriyor" in Turkish
Kızım yaşam savaşı veriyor ve şu an Missy'nin ne hissettiği düşündüğüm son şey.
Моя дочка сейчас при смерти, и чувства Мисси меня сейчас мало заботят.
Dönem ne kadar zalim olsa da, her cephede hırçınlaşan İkinci Dünya Savaşı ve Nazi işgalindeki Ukrayna'da bile insanların normal bir hayat sürebildiğini gösteriyor.
Несмотря на жестокие времена, люди пытались сделать всё, что было в их силах, чтобы вести нормальную жизнь даже в оккупированной нацистами Украине, когда Вторая мировая война бушевала на всех фронтах.
Bu bana ve diğer geçit teknisyenlerine bir gurur hissi veriyor.
Это дает мне и другим техникам врат большое чувство гордости.
Büyük Vatanseverlik Savaşı sırasında Toktogon Altybasarova kuşatma altındaki şehir Leningrad'dan çocuğa anne oldu.
Токтогон Алтыбасарова во время Великой Отечественной войны стала матерью детям из блокадного города Ленинграда.
Global Voices'ın, Temmuz ve Ağustos'teki İsrail ve Gazze arasındaki günlük savaşı ele alan makalesinde, 00 evin bulunduğu Gazze'nin kentsel alanının yüzde'ının yıkıldığı belirtilmişti.
В рубрике Global Voices о - дневной войне между Израилем и Газой в июле - августе года говорится, что было разрушено около% районов Газы, что составляет домов.
Cyrus Beene'in kocası büyük jürinin önünde ifade veriyor.
Муж Сайруса Бина дает показания перед судом присяжных.
Hükümet şirketlerin bu cezalardan yollarını bulmalarına izin veriyor.
Правительство позволяет компании стричь бабло с этих штрафов.
Bu durum bize tüm bunların arkasındaki kişinin izini sürmek için zaman veriyor.
Это дает нам время, выследить того, кто за этим стоит.
Yıllar önce Fritz Haber zehirli gazının savaşı daha çabuk bitireceğine beni ikna etmeye çalışmıştı.
Много лет назад Фриц Габер убеждал меня, что его ядовитый газ ускорит войну.
Menzili pek geniş değil, ama belli bir uzaklıkta sinyal veriyor.
Радиус действия небольшой, но на определённом расстоянии он даёт сигнал.
Ve savaşı kazanmak için, bazen düşmanların ölmesi gerekir.
И чтобы выиграть войну, иногда враг должен умереть.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.
Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.
Advert