Sentence examples of "sesini" in Turkish

<>
Suçlusun ve hala sesini yükseltmeye cesaret mi ediyorsun? Ты совершил проступок и ещё смеешь повышать голос?
Temel olarak fiziksel bir egzersizle dikkatini dağıtarak sesini serbest bırakmaya dayanıyor. Надо отвлечь себя неким физическим упражнением, дав полную свободу голосу.
Valack, sesini odaklayarak onu bir araç olarak kullandı. Валак использовал твой крик как оружие, сконцентрировав его.
Kadın silah sesini duymuş cesedi görmüş ve polisi aramış. Именно она услышала выстрел, обнаружила тело и позвонила.
Bazen radyonun sesini çok açıyorum, yani bir şey duymadım ben. Иногда включаю громко радио, так что ничего и не слышу.
Yaptığının bir hata olduğunu söylediğimde "kes sesini, kes sesini" diye bağırmaya başladı. Когда я указал ей на ошибку, она начала кричать "Заткнись, заткнись!"
Hey. Ya şu televizyonun sesini açın ya da şunlara seslerini alçaltmalarını söyleyin. Эй, либо скажите этим людям заткнуться, либо сделайте телевизор погромче.
Yan komşu, sesli, tutkulu sevişmelerin sesini, yatak odasının açık olan camından duyduğunu net şekilde hatırlıyor. Ближайший сосед отчетливо помнит, что слышал громкие звуки, страстных любовных утех исходящие из открытого окна спальни.
Gönül meselesi söz konusu olunca her zaman sikinin sesini dinle. Когда дело касается сердечных дел, следуй зову своего члена.
Jeanne Moreau'nun sesini duymak isterim. Хочу услышать голос Жанны Моро.
Kurban, katilin sesini tanıyor gibi görünüyor. Похоже, жертва узнала убийцу по голосу.
Sadece kendi fikirlerini umursuyor ve sadece kendi sesini duyuyorsun. Только твои собственные тебя заботят и твой личный голос.
Ama galiba bir kere Roosevelt'in sesini duymuştum. Кажется, однажды я слышала голос Рузвельта.
Lütfen beni yalnız bırakma. 'çünkü senin sesini duyduğumda .daha iyi hissediyorum. Пожалуйста, отправляй еще, когда я слышу твой голос - мне лучше.
Hobart, bundan sonra Prof. O 'Brien'in sesini duyacaksın. Хобарт, теперь ты услышишь голос профессора О 'Брайена.
Adeta onun sesini kafamın içinde duyuyorum ve bana neye inanmam gerektiğini söylüyor. Словно ее голос в моей голове говорил мне, во что верить.
O küçük kutunun içine bir insanın sesini nasıl koyuyorlar? Как они помещают человеческий голос внутрь этой маленькой коробки?
1954 yılında Bükreş Ulusal Müzik Üniversitesi'nden Profesör Tiberiu Alexandru, Nurmambet'in performansına övgüde bulundu ve sesini radyoda kullandı. В 1954 году профессор Национального университета музыки в Бухаресте Тибериу Александру в похвалил её выступление, и благодаря нему голос Кадрие зазвучал на радио.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.