Sentence examples of "soyunma odasına" in Turkish

<>
Benimle birlikte bayanların soyunma odasına girebilecek bir ortağa ihtiyacım var. Мне только нужен напарник, чтобы попасть в женскую раздевалку.
Onu aramak için soyunma odasına girdim. Я пошла искать его в раздевалке.
Oyuncular maçtan sonra direkt soyunma odasına gelir! Игроки идут прямо в раздевалку после игры!
Odessa'nın bu soyunma odasına erişimi var mıydı? У Одессы есть доступ в эту гримерку?
Hayır. Hadi, soyunma odasına götürelim onu. Нет, давайте ведите его в костюмерную.
İşte bu yüzden doğruca çalışanların soyunma odasına gidecekler. Поэтому им надо идти сразу в раздевалку сотрудников.
Hakim Polk soyunma odasına izin verdi ama stadyuma değil. Судья Полк отдает тебе раздевалку, но не стадион.
Lütfen acele edip soyunma odasına git. А теперь беги быстрее в гримерную.
Onu kendi odasına almış. Konuşamıyormuş, elleri yokmuş; Он взял его жить к себе в комнату.
Soyunma odasında siz çocukları arıyordum, ama orada değildiniz. Я искала вас в раздевалке, но не нашла.
Siz ikiniz süper casus yeteneklerinizle Emmett'in dikkatini dağıtın bu arada ben de Koca Mike'ın odasına gireyim. Вы двое отвлекаете Эмметта со своими супер шпионскими навыками пока я влезу в кабинет Большого Майка.
Soyunma odasında da devam ediyorlardı. Они оба шли в раздевалку.
Ancak birinin bu kapıları kullanıp terasa çıkması ve oradan da çalışma odasına girmiş olması çok muhtemel. Но кто-то мог пройти через эту дверь, выйти на террасу, и оттуда в кабинет.
Silvana'nın soyunma odasında. Evet. В гримёрке у Сильваны.
Pekâlâ, Alex'in çalışan kartını kullanmak hedefimizin o kontrol odasına girmek için ilk girişimiydi. Значит, использование карточки Алекса было первой попыткой нашего объекта проникнуть в зал управления.
Soyunma odasında iddiaya girdik. Мы поспорили в раздевалке.
Avukatın odasına izinsiz girmek gibi. Например, взламывать кабинет адвоката.
Neyse, soyunma odası şu tarafta. В любом случае, раздевалка там.
Onların güvenlik kamerası kabloları dış duvar boyunca devam ediyor ve burada güvenlik odasına bağlanıyor. Их кабели для видеонаблюдения идут с наружной стороны стены в комнату охраны вот здесь.
Soyunma odasında sanrı görüyordu. Он галлюцинировал в раздевалке.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.