Sentence examples of "suçlu göstereceğini" in Turkish

<>
Bana bunları anlatmanın seni daha az suçlu göstereceğini mi sanıyorsun? Думаешь, рассказав мне это, будешь казаться менее виновным?
Herkesin benim suçlu olduğumu düşündüğünü biliyorum, ama bana komplo kuruldu. Я знаю все думают что я виноват, но меня подставили.
Bunların beni nasıl göstereceğini düşünüyorsun? Как мне к этому относиться?
Mahkeme kararı okunurken "suçlu" kelimesi tam yedi kez söylendi. Когда зачитывали приговор, слово "виновен" произнесли семь раз.
İtham edildin ve suçlu bulundun. Тебя обвинили и признали виновным.
Önce hastanın bu fantezilerini belgelemesi sonra da suçlu ve utanma hissine dönüşmesi. Сперва пациент описывает свою фантазию, а затем признает стыд и вину.
Suçlu değilsen, o halde neden bu kadar terlisin? Если ты не виновата, почему ты такая мокрая?
Jüri sizi suçlu bulmuştur. Присяжные признали вас виновным.
Ayrıca Holt ve Roby on yıl önce birlikte çalışmışlar, gizli parçaları düşman uluslara satmaktan suçlu bulunduklarında. Холт и Роби уже сотрудничали лет назад, когда их обвинили в продаже секретных материалов враждебным государствам.
Agos suçsuz, Bishop suçlu. Агос невиновен, Бишоп виновен.
Sayın yargıç, yüksek müsaadenizle. Peder Moore duruşmaların başında eğer suçlu bulunursa cezanın derhal takdir edilmesini talep etmişti. Ваша Честь, позвольте напомнить Отец Мор просил суд в случае признания его вины, огласить приговор незамедлительно.
Jüri sanığı suçlu buluyor. Присяжные сочли обвиняемую виновной.
Saldırgan kimin suçlu olduğunu sanıyor peki? А стрелок думает, кто виноват?
Bizim ülkemiz ile Brunei arasında suçlu iade anlaşması bulunmamakta. У нас нет договора о выдаче преступников с Брунеем.
Mutluluk suçlu adaletin karşısına çıktığında olur. удовольствие, когда преступник встречает правосудие.
Bu suçlu beni kaçırdı. Этот преступник похитил меня.
Stacey, Tonya'yı bu ilişkiye soktuğu için kendini çok suçlu hissetmiş olmalı. Стейси наверное чувствовала ужасную вину за то что свела Тоню с ним.
Suçlu olsalardı, söyleyecekleri şeylerde ağız birliği yapmazlar mıydı? Если они виновны, почему не обсудили что говорить?
Hayır, sadece daha iyi bir suçlu sınıfına alışkınım. Нет, просто привык иметь дело с преступниками покруче.
Jonah'ın suçlu olduğuna inanmak için daha hangi kanıta ihtiyacın var? Какие еще тебе нужны доказательства, чтобы посчитать Джону виновным?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.