Sentence examples of "tahmin bile" in Turkish

<>
Ne kadar uzun ve garip bir yolculuk olduğunu tahmin bile edemezsin. Ты не представляешь, какой долгий и странный путь это был.
Ne kadar işe yaradıklarını tahmin bile edemezsin. Словами не передать, как это помогает!
Bu hastalığın nasıl bir ahlaki çöküntüye yol açtığını tahmin bile edemezsin. Не знаете, на каком дне можно оказаться из-за этой болезни.
Sürekli başka biri gibi olmanın nasıl olduğunu tahmin bile edemiyorum. Не представляю какого это, быть все время кем-то другим.
Senin için ne kadar zor olmuştur tahmin bile edemiyorum, Thea. Представить себе не могу, как тебе было тяжело, Тея.
Doktor, tekrar işe yarar hissetmenin ne kadar güzel olduğunu tahmin bile edemezsin. Док, вы даже не представляете, насколько хорошо снова чувствовать себя полезным.
Öyle ki, şirket bunu tahmin bile edemez. Гораздо больше, чем компания могла бы предвидеть.
Tahmin bile edemezsin ama bitti ve günün geri kalanında tamamen seninim. Ещё как. Это позади. Теперь я весь твой до конца дня.
Onlardan ne kadar nefret ettiğimi tahmin bile edemezsin. Ты не представляешь, как я их ненавижу.
Mukhabarat bunları bulursa, bana neler yapacağını tahmin bile edemezsiniz. Вы просто не представляете, что они со мной сделают!
Kadınların ataş ucuyla yapabileceklerini tahmin bile edemezsiniz. Что эта женщина может сделать кончиком скрепки...
Böylesine bir yükü tek başına sırtlanmanın insana verdiği zararı tahmin bile edemezsiniz. Вы и представить не можете как это нести такую ношу в одиночестве.
İçinde o kadar çok yumurta var ki tahmin bile edemezsin. Внутри тебя куда больше яиц, чем тебе может понадобиться.
Oh, kardeşim, tahmin bile edemezsin. Ты даже не представляешь насколько, брат.
En sonunda kafasına dank ettiğindeyse, neler olacağını tahmin bile edemiyorum. И когда это добьёт её я не знаю, что случится.
İntikamını hak eden bir sonraki kurbanını bulmak ne kadar zamanını alacak, tahmin bile edemiyorum. Представить не могу, сколько у тебя займет поиск новой жертвы, заслуживающей твоего возмездия.
Nasıl bir his olduğunu tahmin bile edemiyorum. Представить даже не могу, какого это.
Nasıl bir baskı altında olduğunu tahmin bile edemem. Не могу представить, какой стресс ты переживаешь.
İçerisinin ne kadar kötü olduğunu tahmin bile edemezsin, Nelson. Ты себе не представляешь через что я прошёл, Нельсон.
Ona güvendim, o da güvenimizi kullanıp bizi sırtımızdan bıçakladı. Jessica, tahmin bile edemezsin. Я ему доверился, а он использовал это, чтобы воткнуть нам нож в спину.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.