Sentence examples of "tutacak kadar güçlü" in Turkish

<>
Ve bu konteynır. Sakinleştiği zaman onu tutacak kadar güçlü mü? А этот контейнер удержит его, если он под снотворным?
Bu silahı tutacak kadar delikanlı değilsin. Ты не достоин держать это оружие.
Bir tanrıyı öldürebilecek kadar güçlü olan silah. То оружие, которым можно убить бога.
İçinde seni ayakta tutacak kadar kafein de var. Там достаточно кофеина, чтобы вы не уснули.
Efendinin sinyali uçuş sistemlerine müdahale edecek kadar güçlü olmalı. Hatta bütün uçağı bile... Сигнал Владыки должен быть достаточно мощным, чтобы заглушить все системы управления полетом.
Gerçekten, suç delillerini evinde tutacak kadar.... aptal ve salak oldugunu düsünmüyorsun, degil mi? Ты же не думаешь, что он так глуп и забывчив, чтобы оставлять улики дома?
Mikroskop yeteri kadar güçlü değilmiş ve organizma da çok küçükmüş. Микроскоп у нас слабоват, а организм был слишком маленький.
İnsanları kış boyunca burada tutacak kadar erzağımız yok. У нас нет возможности, держать всех здесь.
Seni dönüştürebilecek kadar güçlü olmaması çok kötü. У него не хватило сил тебя превратить.
Fakat gerçekten iyi bir avukat tutacak kadar paran yok. Но вы не можете себе позволить очень хорошего адвоката.
Bu kadar güçlü bir hasımla nasıl savaşırız? Как мы справимся со столь сильным врагом?
Kim Amerikan geleneklerini koruyacak kadar güçlü ve cesur? Кто в трудный час всей Америке может помочь?
Peter'in ne kadar güçlü bir ailesi olduğunu göstermeye çalışıyoruz. Мы хотим показать, какая у Питера крепкая семья.
Kendi seçtiğimiz bir jüri ile onu suçlamak için bu yeteri kadar güçlü bir kanıt. И этого хватит с лихвой, чтоб предъявить обвинение перед лицом любого суда присяжных.
İnsan beyni yeteri kadar güçlü değil, yanıyorlar. Мозги у людей слабы, они просто сгорают.
Bu kadar güçlü bir adamın kendini sadakat için para ödemek zorunda hissetmesini tuhaf buluyorum sadece. Я просто считаю странным, что такой хороший парень чувствовал себя обязанным платить за верность.
Öncelikle zaman yolculuğunun inceliklerini hesaplayacak kadar güçlü bir bilgisayar lazım. Для начала нам нужен мощный компьютер, чтобы всё рассчитать.
Sokak sanatının ne kadar güçlü bir parçası. Ух ты! Впечатляющее произведение уличного искусства.
O kadar güçlü ki orada yasaklandı. Такой крепкий, что запрещен там.
Kendini feda edebilecek kadar güçlü karakterde bir kadın. Она должна быть женщиной непростой. Способной на жертву.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.