Sentence examples of "uzun yıllar" in Turkish

<>
Uzun yıllar önce, şirketin araştırma ve geliştirme bölümünde çalışmıştı. Он работал на компанию много лет назад. В научно-исследовательском отделе.
O kadar uzun yıllar o dolapta kaldım ki hatırlayamıyorum bile. Не могу вспомнить, сколько времени я провел в сортирах.
Sonra bunu yazanlardan birinin tanıdıklarımdan biri olduğunu fark ettim. Dr. Masters, uzun yıllar öncesinden biri. И я поняла, что знала одного из авторов, доктора Мастерса, когда-то очень давно.
Çok uzun yıllar önce ikiye bölünmüş. Лезвие разделили надвое много лет назад.
Anne babanızı çok uzun yıllar önce, her şey çok farklıyken tanırdım. Я знала ваших родителей много лет назад, когда всё было иначе.
Uzun yıllar önce ölen bir İngiliz yazar. Он английский писатель, прожил много лет.
O kadına uzun yıllar boyunca aşıktım, ahbap. Я любил эту женщину долгие годы, братишка.
Birbirimize uzun yıllar önce savaş ilan ettik. Мы давно уже объявили войну друг другу.
Beş cinayet, hapishanede uzun yıllar geçirmen için yeterli. За пять убийств тебе светит приличный срок за решёткой.
Aslında daha uzun yıllar yaşaman gerekiyordu. Вы должны были прожить долгую жизнь.
Bu ziyareti uzun yıllar unutmayacağım. Я надолго запомню этот визит.
Uzun yıllar önce bir MacKenzie toplantısında. На сборе Маккензи много лет назад.
Önünde çok uzun yıllar var ve bu yılların sadece birkaçında genç olacaksın. У тебя впереди взрослая жизнь, ещё пару лет детства и всё.
Uzun yıllar boyunca, hoş bir sekreteri vardı. Много лет, у него была милая секретарша...
Başkente son gelişimden bu yana çok uzun yıllar geçti. Последний раз я был в столице много лет назад.
Uzun yıllar önce Yunanlılar tarafından yapılmış. Много лет назад его возвели греки.
Çılgınlık yapmayalı uzun, uzun, uzun yıllar oldu. Слушай, да мы уже лет ничего не вытворяли.
Babamla çok uzun yıllar çalıştım. Я долго работал с отцом.
Önünde barış ve bolluk dolu uzun yıllar var, görüyorum. Я вижу, нас ожидают долгие годы мира и процветания.
Ben mucizelere inanmayı bırakalı uzun yıllar oluyor, büyükelçi. Я перестал верить в чудеса очень давно, Посол.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.