Sentence examples of "yüce bir" in Turkish

<>
Paul rehabilitasyonda daha yüce bir güçle tanıştı. Пол нашел новые силы в реабилитационном центре.
Güzelliği, gücü ve görkemiyle bizden yüce bir şeye? Есть иная прекрасная сила, перед которой все равны.
Kendinizden daha yüce bir şey için önemli bir şey yaparak kendi işaretinizi kazanmak zorundasınız. Эту честь надо заслужить. Сделать большое дело. Может даже больше, чем вы сами.
Şimdiyse daha yüce bir şeye hizmet ediyorum. Но теперь я часть чего-то еще большего.
Doğaya müdahalesi yeterli olmadığında, daha yüce bir güçten yardım istemesi gerekiyordu. Когда вмешательство в природу не помогло, ему пришлось изобретать высшие силы.
Daha yüce bir amaç için aşkımızı feda etmeliyim. Я должен пожертвовать нашей любовью ради большей пользы.
Telefonda, yüce bir büyücü olduğunu iddia eden biriyle konuşuyorum. Я на линии с мужчиной который претендует на высшего волшебника.
işte o zaman Majesteleri yüce bir kral olur. тогда такой король мог бы стать великим государем.
Hepimiz yüce bir amaç için hayatta olduğumuzu hayal ediyoruz. Мы все представляем, что живём ради великой цели.
Yüce bir adamın kafasından. С головы великого человека!
O hâlde onu yüce bir mevkiye yükseltirim. Я могу вознести его на небывалую высоту.
Sadece demek istemiştim ki.... Alan'ı affetmen çok yüce bir davranıştı. Я только хотел сказать, ты молодец, что простил Алана.
Burada olsaydı, ikimiz de böylesine yüce bir büyücünün varlığını hissetmez miydik? Будь он здесь, мы оба ощущали бы пристуствие столь могущественного мага.
Böbreğinizi bir yabancıya bağışlayarak çok yüce bir davranış sergiliyorsunuz. Вы делаете благородное дело, жертвуя свою почку незнакомцу.
O halde daha yüce bir varlığın gözleri. Ладно, как насчет глаз чего-то большего?
İyinin bu savaşta yardım alabileceği yüce bir desteği var. В этой борьбе добро черпает силы из высшего источника.
Sonsuz, yüce bir mükemmellik görüyorum. Я вижу бесконечное, божественное совершенство.
Bir yerlerde sanat ve eylemi bağdaştıracak daha yüce bir ilke olmalı. Где-то должно существовать высшее начало, которое примиряет искусство и действие.
Etiyopyalı Bir Adamın Issız Ölümü Одинокий конец одного из самых публичных людей Эфиопии
Yüce Tanrım, günah işledik. Господь Бог, мы согрешили.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.