Sentence examples of "yakıt" in Turkish

<>
Ateş için biraz daha yakıt getirin! Вот немного больше топлива для огня!
Eğer civarda bu tür santrallere yakıt temin edecek kimse yoksa şehirler kısa süre içinde karanlığa gömülmeye başlayacaklardır. Если некому будет залить новое топливо в генераторы электростанции тогда вскоре по всему миру погаснет свет городов.
Arada bir motoru açıp, o enerjiyi çekip, yakıt olarak kullanmam gerekir. Время от времени нужно открывать двигатели и впитывать энергию, которая служит топливом.
Nükleer atıkları depolama alanı yetersizliği problemini çözmek için, Başbakan Ma yönetimi, 00 tane yüksek radyoaktif kullanılmış yakıt çubuğunu yeniden işlemek üzere denizaşırı göndermeyi öneriyor. Чтобы решить проблему нехватки пространства для хранения радиоактивных отходов, они предлагают отправить за границу для переработки топливных стержней.
Yiyecek, su, yakıt, mermi, pil. Еда, вода, газ, пули, батареи.
Tüm Japonya'da yiyecek ve yakıt sıkıntısı var. По всей Японии нехватка продовольствия и горючего.
Sadece yakıt ve erzak için, ancak kimse iskeleden öteye gitmedi. Чтобы заправиться и пополнить запасы, но никто не покидал пирс.
Gövdenin büyük kısmı alüminyumdan imal edilmiş böylece ağırlık azalmış ve yakıt ekonomisi sağlanmış. Большая часть кузова сделана из алюминия, чтобы снизить вес и расход топлива.
Bunu yağmak için de yakıt bölümüne ulaşmak gerekir. Для этого нужно получить доступ к топливному отсеку.
Bu sebeple iki damperli kamyon boyutlu turboyu birbirine bağladılar ve yakıt enjektörlerini yangın hortumlarıyla değiştirdiler. И они прикрутили две турбины размером с самосвал и заменили топливные инжекторы на пожарные шланги.
Yarısı hareket ettiğimizde kalan yarısı da Kardasyalılar yakıt borusunu vurunca hasar almıştı. Половина была повреждена при полёте, остальные, когда кардассианцы подорвали топливопровод...
Gitgide daha fazlasını isteyen, dipsiz bir fırına yakıt sağlar gibi büyümeye güç sağlamaya çalışıyoruz. Мы бросаем ресурсы, как в бездонную печь, требующую всё больше и больше топлива.
Beatrice kayıtları hallediyordu, ama o kayıt dışı bir yakıt kullanımını fark etmiş. Беатрис вела журналы, но он заметил, что куда-то стало пропадать топливо.
Sinirimi boşaltmam gerekiyormuş. Sinir güçlü bir yakıt olabilir ama zihni gölgeliyor. Гнев может быть мощным топливом, но он также затуманивает ум.
Bize ucuz, sonsuz geri dönüşebilen enerji sorununu çözen çevre dostu bir yakıt sağladı. Он предоставил нам, дешевый, бесконечный Экологически чистый источник топлива разрешивший энергетический кризис.
O nedenle bizim önceliğimiz gıda, yakıt, silah ve konaklama olarak kalacak. Поэтому наши приоритеты остаются прежними: продовольствие, топливо, оружия и оборудование.
Ne bedava yemek ne yakıt ne tamir ne de senin ve çalışanların için güvenli bir liman olur. Я больше не дам вам бесплатной еды, топлива, не сделаю ремонт и не предоставлю убежища.
Yıldızın çekirdeğinde gitgide daha çok demir birikmeye başlar ta ki neredeyse arta kalan tüm yakıt tükenene kadar. Все больше и больше железа появляется в ядре звезды, пока почти все оставшееся топливо не иссякнет.
Lütfen her bir deponun yakıt stoku konusunda beni bilgilendir. Дайте мне знать о запасах топлива в каждом резервуаре.
Posta uçağında İbiza'ya gitmemize yetecek kadar yakıt yok. В почтовом самолёте не хватит топлива до Ибицы.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.